Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan NATO mesajı
5 Aralık 2019Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan NATO liderler zirvesi kapsamına bulunduğu Londra'da gazetecilerle söyleşi gerçekleştirdi. Söyleşinin içeriği Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı'nın internet sayfasında yayınlandı. Söyleşide Türkiye'nin daha önce onay vermediği ancak NATO zirvesinde kabul edilen Baltık ülkeleri ve Polonya savunma planı, Libya ile imzalanan deniz yetki alanlarının sınırlandırılması gibi konularla Erdoğan'ın temasları gündeme geldi.
Erdoğan zirvede NATO'nun Baltık ülkeleri ve Polonya'yı Rusya karşısında savunma planının kabul edildiğini belirtti. "Polonya ve Baltık ülkeleriyle ilgili biliyorsunuz dün gece bir adım attık” diyen Erdoğan "Gerek Stoltenberg gerek Macron gerek Merkel gerek Polonya Cumhurbaşkanı daha önce hepsi aradılar, bizden bu konuda destek istediler. Arkadaşımla yaptığım görüşmelerden sonra da biz de bu işe evet dedik ama terörle mücadelede siz de bizi yalnız bırakmayacaksınız" ifadelerini kullandı.
Dörtlü zirve şubat ayında İstanbul'da
Erdoğan zirve öncesinde yaptığı açıklamada NATO'nun YPG'yi terör örgütü kabul etmemesi halinde Türkiye'nin de Baltık Planı'nın karşısında olacağını söylemişti. Bir gazetecinin "YPG'nin terör örgütü olarak tanınması konusunda bir teminat aldık mı?" sorusuna verdiği yanıtta Erdoğan "Orada konsey komisyon meselesi var. Bu konsey komisyon toplantısı ile ilgili o döneme kadar zaten bu işin şu anda geçerliliği adeta yok gibi. Süreç başlamıştır. Daha sonra 6 aylık periyodu var. Bu 6 aylık süreç işlerken böyle bir olay vuku bulduğu anda da burada başta NATO Genel Sekreterimiz olmak üzere hepsi devreye girerek bu işi tekrar yoluna rayına sokma şanslarına sahipler. Bu noktada bizi aşırı derecede bağlayıcı bir şey yok" diye konuştu.
Erdoğan konuşmasında Almanya Başbakanı Angela Merkel, İngiltere Başbakanı Boris Johnson, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile Cumhurbaşkanı Erdoğan arasında gerçekleşen Suriye ve Libya konulu dörtlü zirve toplantısına da değindi. Dörtlü zirveyi yılda en az bir kez yapma kararı verdiklerini söyleyen Erdoğan ikinci dörtlü zirvenin şubat ayında İstanbul'da yapılacağını söyledi.
Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile görüşme
Erdoğan Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis ile yaptığı görüşme ile ilgili bilgiler de paylaştı. Avrupa Birliği'nin (AB)sığınmacılara yardım konusunda verdiği sözleri tutmadığını vurgulayan Erdoğan "Avrupa Birliği olarak verilen bir söz vardı. İki partide 3+3 milyar avro destek verilecekti. Bu da bizim milli bütçemize değil. STK'lar vasıtasıyla Kızılay, AFAD gibi kuruluşlarımıza. Peki bunlar geldi mi? Hayır. Sadece 3 milyar avro geldi, orada kesildi" dedi. Konuyu Miçotakis ile görüşmesinde dile getirdiğini belirten Erdoğan Miçotakis'e "Sen göçten yana sıkıntılarım var diyorsun, ben ne yapabilirim diyorsun. İlk etapta bunu yapman lazım. AB üyesisin. Bu konu ile ilgili gayretlerini ortaya koy ve sen AB ülkelerini sıkıştır" dediğini aktardı.
Libya ile imzalanan mutabakat
Erdoğan konuşmasında Türkiye ile Birleşmiş Milletler tarafından tanınan Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti arasında 27 Kasım tarihinde deniz yetki alanlarının sınırlandırılmasına ilişkin imzalanan mutabakat muhtırasına da değindi.
Yunan hükümeti Türkiye ile Libya kıyıları arasında yer alan Girit adasının varlığını görmezden geldiği gerekçesiyle anlaşmanın absürt olduğunu savunuyor. Avrupa Birliği ve NATO da konuyla ilgili Yunanistan'a destek veriyor. Mısır ve Kıbrıs Cumhuriyeti de anlaşmanın "yasadışı" olduğu görüşünü savunuyor.
Bu itirazlara değinen Erdoğan "Hakları olmayan şeyleri hak edinme durumuna geçenler böyle bir durum olunca tabi sıkıntıya girdiler. Tabi başta Yunanistan olmak üzere Mısır, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, İsrail rahatsız olduğu gibi Avrupa Birliği'ni de tahrik ediyorlar" diye konuştu.
Erdoğan konunun Almanya, Fransa, İngiltere, Türkiye dörtlü zirvesinde de gündeme geldiğini söyledi. "Biz garantör ülke olma hakkımızı burada kullanıyoruz" diyen Erdoğan "Orada bizim soydaşlarımız var ve soydaşlarımızdan tarafız. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti. Dolayısıyla onların haklarını da korumak için sonuna kadar çalışacağız. Bizim bundan feragat etmemiz söz konusu değildir" ifadelerini kullandı.
"Anlaşma uluslararası hukuka uygun"
"Uluslararası hukuka, uluslararası deniz hukukuna uygun değildir gibi saçmalamalar da yapıyorlar" diyen Erdoğan "Deniz hukuku nedir, uluslararası hukuk nerede neşet eder, bunların hepsini bu millet biliyor. Yani Dışişlerinin bu noktadaki hafızası çok çok güçlü. Dolayısıyla buradan bizim herhangi bir taviz vermemiz mümkün değil. Bu yapılanlar uluslararası deniz hukukuna da kesinlikle uygundur" diye konuştu.
DW/EC,JD
© Deutsche Welle Türkçe