Erdoğan’dan İslam ülkelerine Kudüs eleştirisi
18 Mayıs 2018
ABD'nin Kudüs'te büyükelçilik açmasına tepki gösteren Filistinlilere yönelik İsrail müdahalesini protesto etmek amacıyla Yenikapı’da düzenlenen "Zulme Lanet Kudüs'e Destek" mitinginde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Açık konuşmak gerekirse İslam dünyası Kudüs imtihanında sınıfta kalmıştır. Sadece İslam dünyası değil, tüm insanlık da sınıfta kalmıştır" dedi.
Mitinge İHH İnsani Yardım Vakfı, Semerkand Vakfı, 15 Temmuz Derneği, İlim Yayma Cemiyeti, Aziz Mahmut Hüdai Vakfı gibi hükümete yakınlığıyla bilinen pek çok sivil toplum kuruluşu destek verirken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra Başbakan Binali Yıldırım, MHP lideri Devlet Bahçeli ve BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ve Filistin Başbakanı Rami e -Hamdallah da halka seslendi.
On binlerce İstanbullu sıcak havaya rağmen Yenikapı’daki miting alanına gelirken, alanın etrafına asılan "Zulme Lanet Kudüs'e Destek" yazılı dev flamalar, Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın posterleri ile Türk bayrakları dikkat çekti. Miting alanına giriş yapan vatandaşlara güvenlik noktalarında Türkiye ve Filistin bayrakları dağıtılırken, miting alanının da içinde olduğu 8 deniz mili yarıçapındaki bölgeye 14 ile 23.59 saatleri arasında uçuş yasağı getirildi.
"BM, bu zulme ortak oldu”
Kürsüye “İşte cesur yürekli lider! İşte Kudüs’ün, Filistin’in, İslam coğrafyasının umudu!” anonsuyla çağrılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına “Kudüs sadece bir şehir değildir. Kudüs bir semboldür, bir imtihandır, Kudüs kıbledir” sözleriyle başladı. "İlk kıblemizi koruyamazsak son kıblemizin geleceğine güvenle bakamayız” ifadesini kullanan Erdoğan, şöyle dedi: “Açık konuşmak gerekirse İslam dünyası Kudüs imtihanında sınıfta kalmıştır. Sadece İslam dünyası değil, tüm insanlık da sınıfta kalmıştır. Mescid-i Aksa radikal Siyonistlerin çizmeleriyle kirleniyor. Biz Müslümanlar kınamaktan başka bir şey yapamıyoruz. Gelin ayaklarımızdaki Kudüs gücüyle bu zulme karşı hep birlikte yürüyelim, birileri bu yürüyüşü görsün. Bundan sonra 1 milyar 700 milyon Müslüman olarak Kudüs nöbetini devralma sırası bize gelmiştir."
“Ben Musevilerle Siyonistleri birbirinden ayırıyorum. Bizim mücadelemiz Siyonistlerle” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında Birleşmiş Milletler'i (BM) ve ABD’yi de eleştirdi. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"BM, İsrail’in gerçekleştirdiği haksız, hukuksuz, vicdansız tüm eylemleri sadece seyrederek, bu zulme zımnen ortak olmuştur. Amerika’nın attığı adıma karşı etkili bir tavır koymayan BM, zaten yıpranmış olan meşruiyet zeminine bir darbe daha vurmuştur. Ortaya çıkan tablo, proje terör örgütlerinin tek amacının Müslümanların birliğini bozarak bölgeyi işgale hazırlamak olduğunu göstermiştir.”
MHP lideri Bahçeli ise konuşmasında, Filistinliklere yaşatılan zulme seyirci kalmaycaklarını vurgulayarak, "Gazze'de insanlık suçu işlenmiştir. İsrail'i ve zulmünü lanetliyorum, ABD'yi ve hunhar politikalarını kınıyorum" dedi.
“Türkiye ambargo uygulasın”
Saat 16’da başlayan miting, saat 18.30 sularında son bulurken, DW Türkçe’ye konuşan bazı vatandaşlar İslam ülkelerinin İsrail’e karşı birleşmesi gerektiği görüşünü dile getirdi.
“Neden buradasınız?” sorumuza “Kudüs ve Filistin için buradayım” yanıtını veren işçi Galip Şeker de bu vatandaşlardan biri. Müslüman ülkelerin bir an önce birleşip İsrail’in Ortadoğu’daki şiddetine son vermesi gerektiğini söyleyen Şeker, “Siyonistlerin ürünlerini, mallarını kullanmamamız lazım artık” dedi. Şeker, “Sizce Türkiye İsrail’e ambargo uygulamalı mı?” sorumuza ise, “Ülkemize, milletimize bir zararı olmayacaksa ambargo uygulansın” yanıtını verdi.
“Batı'nın elinde oyuncak olmuş İslam devletleri Filistin’e kulak tıkadığı için bu mitinge geldim” diyen çevre mühendisi Fatih Kocataş ise Filistin halkının yanında olduklarını söyledi. Türkiye’nin İsrail’e mutlaka ticari yaptırım uygulaması gerektiğini dile getiren Kocataş, sözlerine şöyle son verdi: “Ama Türkiye gelişmekte olan bir ülke. O yüzden daha fazla ticarete ihtiyacımız var. Bu nedenle böyle bir ambargo uygulanabileceğini düşünmüyorum.”
Aram Ekin Duran / İstanbul
© Deutsche Welle Türkçe