071210 Assange Verhaftung

ABD Dışişleri Bakanlığı’na ait gizli belgeleri ifşa eden internet sitesi Wikileaks’ın kurucusu Julian Assange, uzun süredir kırmızı bültenle aranıyordu. Ancak Assange’ın aranmasının nedeni, tüm dünyayı sarsan eylemleri değil, İsveç’te işlediği iddia edilen cinsel suçlardı. Wikileaks’ın tartışmalı patronu, iki İsveçli kadının cinsel taciz ve tecavüz iddiaları nedeniyle aranıyordu.

İsveç makamları, kasım ayı sonunda İngiliz Emniyet Teşkilatı Scotland Yard’a, Assange hakkındaki tutuklama emrini iletti. O günden beri kırmızı bültenle aranan Assange, salı günü öğleden sonra randevuyla geldiği Londra’daki karakolda gözaltına alındı. 14 Aralık’a kadar gözaltında tutulmasına karar verilen Assange’ın İsveç'e iade edilip edilmeyeceği ise henüz bilinmiyor. Assange, İsveç’e iade edilirse yargılanacak ve suçu sabit görüldüğü takdirde dört yıla kadar hapis cezasına çarptırılabilecek. Julian Assange’nin gözaltı sonrası çıkarıldığı Westminster Asliye Hukuk Mahkemesi, kaçma tehlikesi bulunduğu gerekçesiyle Assange’nin kefaletle salıverilmesi talebini de reddetti.

Duruşma sonrası açıklama yapan Assange’nin avukatı, kefalet için yeniden başvuruda bulunacaklarını söyledi. Assange, 14 Aralık'taki duruşmaya kadar gözaltında tutulacak. Gelecek haftaki duruşmada, Assange'nin İsveç'e iadesi konusunun da görüşülmesi bekleniyor. Ancak Wikileaks kurucusu ABD’ye gönderileceği endişesiyle İsveç’e iadesini istemiyor.

Assange suçlamaları reddediyor

39 yaşındaki Assange ise hakkındaki suçlamaları reddediyor. Ağustos ayında iki kadınla Stockholm’de bir araya gelmesinin tamamen kendi rızalarıyla olduğunu savunan Assange, iddiaların bir komplo olduğunu söylüyor. Julian Assange’nin avukatı Jennifer Robinson da müvekkilinin gözaltına alınmasını eleştirdi.

Robinson, “Bunu çok yakışıksız buluyoruz. Kanıtların tümünü henüz sunmadık. Bay Assange, şu ana kadar tüm suçlamaları ve ona anladığı dilde, yani İngilizce olarak yapılan ithamları kabul etmedi. Bu, insan hakları ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin açık bir ihlalidir“ dedi.

İsveç'e iadesi konusu

Avukat Robinson, müvekkilinin İsveç’e iadesini engellemek için var olan tüm imkânları kullanmaya çalışıyor. Çünkü İsveç’in Assange’yi ABD’ye iade etmesinde endişe ediyor. İngiliz hukuk uzmanı Joshua Rozenberg ise “Eğer İsveç'e iadesinin, ABD’ye gönderilmesini sağlamak amacıyla kullanılmasına yönelik herhangi bir işaret varsa, buna karşı çıkmak için de iyi nedenleri var demektir“ değerlendirmesinde bulundu.

Bazı İngiliz hukukçular ise İsveç’te kendisine yönelik bir dava açılmadığı sürece, iadesinin söz konusu olmayacağını düşünüyor. BBC’nin hukuk danışmanı Clive Coleman ise şu görüşleri dile getiriyor: “Burada söz konusu olan sadece soruşturma değil. İade edilmemesi gerektiği yönünde bir görüş hâkim. Eğer savcılık tarafından resmi bir dava açılmış olsaydı, o zaman farklı olurdu. Avrupa çapında bir tutuklama emri için gerçek bir gerekçe gerekirdi."

Öte yandan İsveç basınına konuşan savcı Marianne Ny, Assange hakkında çıkartılan tutuklama emrinin ABD'ye iadesi için geçerli olmadığını söyledi. Soruşturmanın Wikileaks'in ortaya çıkardığı belgelerle de ilgisi olmadığını da kaydeden İsveçli savcı, konunun Assange’ı kişisel olarak ilgilendirdiğini söyledi.

Assange'ın yayınladığı belgelerle bir süredir başını ağrıttığı ABD’de ise Wiklleaks sitesiyle ilgili soruşturma devam ediyor. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Philip Crowley, Julian Assange’ın İngiltere’de gözaltına alınmasının, İngiltere ile İsveç arasında bir mesele olduğunu söyledi.

Wikileaks çalışanları durmuyor

Ancak patronlarının gözaltına alınması, Wikileaks çalışanlarını durduracağa benzemiyor. WikiLeaks sitesi, kurucusunun tutuklanmasından sonra da gizli belgeleri yayınlamaya devam edeceklerini duyurdu. Sitenin sözcüsü edindikleri gizli belgeleri Londra ya da başka merkezler üzerinden internete aktaracaklarını kaydetti. Twitter’de açıklama yapan site çalışanları, bir sonraki yayınlarında ABD Dışişleri Bakanlığı’na ait daha fazla belgeyi ifşa edeceklerini bildirdi.

© Deutsche Welle Türkçe

Torsten Huhn / Londra, Çeviri: Başak Sezen

Editör: Hülya Köylü