Geleceğe hazır mıyız?
30 Mayıs 2016Dijitalleşmenin iş hayatına etkisi ne? Alman hükümeti Meseberg'deki bugünkü oturumunda bu soruya cevap arıyor. Paris'teki Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) Forumu'nun yıllık toplantısının ve Haziran 2017'deki Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) ana konusu yine bu olacak.
Dünya genelinde hükümetler dijitalleşmenin iş dünyasına ve buna bağlı olarak topluma ve küresel kalkınmaya etkisine kafa yoruyor. Günümüzde robotlar depo işçilerinin yerini aldı; perakendeciler bir bir kapanırken Amazon gibi büyük e-ticaret firmaları giderek devasa bir hal alıyor. Banka çalışanlarının yerine online bankacılık getirilirken, küresel çaptaki sevkiyatların hazırlanmasında çalışan üçüncü dünya ülkelerindeki ucuz işgücünün yerine de yeme-içme ve uykuya ihtiyaç duymayan robotlar kullanılır oldu.
Orta sınıf işler azalıyor
ING-DiBa Bankası'nın 30 milyondan fazla işyeri üzerinde yaptığı bir araştırmada bu işyerlerinin yüzde 59'una denk gelen 18,3 milyonunun teknolojik yenilikler yüzünden tehdit altında olduğu ortaya kondu. Özellikle sekreterlik, kuryelik gibi işler dijitalleşmenin tehdidinde.
Başka araştırmalar; örneğin OECD'nin benzer araştırmaları ING-DiBa'nınki kadar kötümser bir tablo çizmese de uzmanlar bu yöndeki genel bir trendin var olduğu görüşünde. Dünya Bankası'nın konuyla ilgili 2016 Digidal Dividends adlı gelişim raporunda, dijitalleşmenin olumsuz etkilerine vurgu yapıldı. Kalkınmakta olan ülkelerle sanayi toplumlarında çoğu insan teknolojik yeniliklerden fayda sağladığını belirten ve bu yılki raporu kaleme alan Dünya Bankası Baş ekonomisti Deepak Mishra, "ancak bu gelişme orta sınıf vasıfsız işlerin azalmasına ve yüksek eğitim gerektiren işlerin artmasına neden oldu" diyor.
"Yukarı" büyüme eğilimi
ILO'dan Irmgard Nübler küresel teknolojik gelişmelerin daha çok üst tabakaya yaramış olmasının pek de şaşırılacak bir şey olmadığını belirtiyor. Nübler, "Şu anki sorun, gerekli makinelere ve paraya sahip olanların kazançları katlamasına ve bu da gelir adaletsizliğine yol açması" diyor.
Benzer bir gelişim geçmişteki sanayileşme adımlarıyla örneğin buhar makineleri ve elektriğin bulunmasıyla yaşanmış. Ancak uzmanlar o dönemle günümüz arasındaki farkı, geçmişte gelişen teknolojiyle mevcut işlerin azalırken yerine yenilerinin gelmesini ancak günümüzde kaybolan işlerin yerine yenilerinin gelmemesi olarak gösteriyor. Bu sayede daha fazla boş zaman alanı yaratılırken buna bağlı olarak da hizmet sektöründe gelişme kaydedildi. Zira orta sınıfın alım gücü yeni işyerleri nedeniyle arttı.
Geleceğin dijital mimarisi
Irmgard Nübler, "geleceğin teknolojik gelişmelerle nasıl şekilleneceği asıl soruyu oluşturuyor" diyerek, orta sınıf işlerin elde tutulması için nasıl adımlar atılacağının önemli olduğunu vurguluyor. Nübler, "Yaşlanan bir toplumuz. Kalkınmakta olan ülkelerin üretimlerini artırmaları için yeni teknolojiye ihtiyacı ancak dijitalleşmeyle birlikte yapısal değişimler de gerekli" diyor.
Dünya Bankası Baş Ekonomisti Deepak Mishra da hükümetlerin otomasyon konusuyla ister istemez muhatap olduğunun altını çizerek, siyasetin gelişen teknoloji ve yeni yasal düzenlemeler konusundaki yarışta çoktan yer aldığını belirtiyor. Mishra "Kesin olan şey, kazan sadece dijitalleşme konusunda erkenden gerekli tedbirleri alan ülkeler olacak" tespitinde bulunuyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Helle Jeppesen