300810 Moscheestreit Österreich
28 Ağustos 2010Avusturya'da yaklaşık 500 bin Müslüman yaşıyor. Müslümanlar Katoliklerin ardından ülkedeki en büyük ikinci inanç grubunu oluşturuyor. Viyana, Tirol, Salzburg ve Aşağı Avusturya eyaletlerinde hâlihazırda 200 mescit ve 4 adet minareli cami bulunuyor. Ancak Avusturya İslam Cemaati'nin (IGGiÖ) bu sayının daha da artmasını diledikleri yönündeki açıklaması, Avusturya gündeminde yoğun tartışmalara yol açtı.
Avusturya İslam Cemaati'nin başkanı Anas Shakfeh konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı: "Arzu edilen her eyalette bir tane dışarıdan cami olduğu belli olan yapının bulunması. Elbette bugünden yarına değil, uzun vadeli bir temenni bu."
Bu talep, Avusturyalı muhafazakâr politikacıları ayağa kaldırdı. Kısa adı BZÖ olan Avusturya'nın Geleceği İttifakı ve Avusturya Özgürlük Partisi FPÖ'den talebe yoğun eleştiri geldi. FPÖ başkanı Heinz-Christian Strache şöyle konuştu: "İbadethanelere evet, ancak çok amaçlı yapılar istemiyoruz. Avusturya'da minare ve müezzine gerek yok. Merkezi ibadetaheneler olmalı ama hakimiyet sembolü olan minarelere, böylesi bir dini sembole ihtiyaç yok."
"FPÖ halkı kışkırtıyor"
Anas Shakfeh ise eylül ayındaki yerel seçimlerde Viyana Belediye Başkanlığı'na aday olan Strache'nin cami ve minare tartışmasını seçim kampanyası haline getirdiği görüşünde. Avusturya İslam Cemaati özellikle FPÖ'yü Avusturyalıları İslam dinine karşı kışkırtmakla suçluyor. Partinin genel sekreteri Harald Vilimsky ise bu görüşe karşı çıkıyor. Vilimski "Sadece Avusturya'nın sahip olduğu kültürel karaktere sahip çıkması gerektiğini düşündüğünü ve ülkenin Araplaşmasını istemediğini" kaydediyor.
Avusturya İslam Cemaati uyum sözcüsü ve sosyal demokrat milletvekili Ömer Ali Ravi ise "her eyalete bir cami" fikrinin uzun vadeli bir hedef olduğuna dikkat çekiyor: "Eyaletlere cami inşa edildikçe üstüne bir çizik atacağımız listeler tutmayı planlamıyoruz. Bunun yerine buralarda Müslümanlar var mı ve gerektiği gibi bir ibadethaneye ihtiyaç duyuyorlar mı sorusunu yöneltiyoruz. Eğer bu söz konusuysa, o zaman buralarda cami de olmalı."
"Kabul gördüklerinin işareti"
İslam bilimci Amena Şakir'e göre bir caminin mutlaka minaresi olması gerekmiyor. Ancak Şakir Avusturya'da inşa edilen camilerin minareye sahip olmasının Müslümanların ülkede kabul gördüklerini ve Avusturya'nın bir parçası sayıldıklarını gösteren bir işaret olduğunu savunuyor: "Müslümanlar hangi ülkeden geliyor olurlarsa olsunlar 'oraya geri dönmek istemiyoruz, zira biz Avusturyalıyız' diyor. 'Burada bizim biçimlendireceğimiz güzel bir cami istiyoruz' diyorlar. Saygın ve oraya gittikleri ya da yanlarında konuklarını götürdükleri zaman utanmayacakları bir cami… Arka avlulardan birinde ya da bodrumda oluşturulmuş derme çatma bir ibadethane değil."
Minare... Bir inancın zararsız simgesi mi, yoksa politik bir güç sembolü mü? İsviçre, Almanya ve ABD'de yaşanan tartışmalardan sonra bu konu Avusturya'nın gündemini de en azından ekim ayındaki yerel seçimlere kadar meşgul edecek gibi gözüküyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Anne Zimmermann / Çeviri: Banu Ertek
Editör: Meltem Karagöz