1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

"Merkel Türkiye’ye kolaylık da göstermeli"

24 Ocak 2020

Alman basınında bugün Merkel'in Türkiye ziyareti, Steinmeier'in Dünya Holokost Forumu'nda yaptığı konuşma ve Almanya'da Combat 18 adlı Neonazi grubun yasaklanmasına ilişkin yorumlar öne çıkıyor.

https://p.dw.com/p/3WkTe
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Eylül 2018'de Berlin'de Almanya Başbakanı Angela Merkel ile bir araya gelmişti
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 29 Eylül 2018'de Berlin'de Almanya Başbakanı Angela Merkel ile bir araya gelmiştiFotoğraf: picture-alliance/AA/C. Oksuz

24.01.2020 - Alman basınından özetler

Bild gazetesinde, Almanya Başbakanı Angela Merkel'in Türkiye ziyaretiyle ilgili olarak yer alan yorumda Türkiye ve Avrupa Birliği arasındaki mülteci anlaşmasına değiniliyor. Yorumda Erdoğan'ın sınırları kapalı tutmak için daha fazla para istediği belirtilerek şu satırlara yer veriliyor:

"Şu da gerçek: Türkiye'nin kendisi de bölgede mülteci baskısına sebep oluyor. Suriye'nin kuzeyi ve Libya'daki müdahaleleriyle, ayrıca ülkesindeki yasa dışı göçmenlere karşı uzlaşmaz sert tutumuyla. Merkel bu konuda sessiz kalamaz. Evet, Merkel Türkiye'deki insan hakları ihlalleri, Türkiye'nin askeri girişimleri ve mültecilerin durumu konusunda konuşmalı, bunların altını çizmeli. Ama Merkel, Türkiye'ye kolaylık da göstermeli. Çünkü göçmen krizi sadece bölgede ve sadece Türkiye ile birlikte çözülebilir ve çözülmeli. Erdoğansız olmaz."

Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier'in Auschwitz toplama kampının kurtarılmasının 75. Yıldönümünde Kudüs'te düzenlenen Dünya Holokost Forumu'nda yaptığı konuşma Alman gazetelerinde geniş yankı buluyor. Aachener Zeitung'da şu satırları okuyoruz:

"Cumhurbaşkanı görevini etkileyici bir şekilde yerine getirdi. İnsanları harekete geçirdi. Açık ve çok anlaşılır bir dille, acınma duygusu uyandırmadan, ama tamamen empati ile kurbanların acısı, Almanların suçu ve sorumluluğu hakkında söylenmesi gerekenleri dile getirdi. Steinmeier, çok doğru bir yerden bugünkü Almanya'da Yahudilerin günlük hayatının kötü tarafları ve antisemitizme ilişkin konuştu, İsrail'e yönelik eleştirilere de değinerek. Ancak Steinmeier yükümlülüklerini tek başına yerine getiremez. Bu ülkede yaşayan herkesin insaniyet konusunda yükümlülüğü var. Bunu sadece siyaset sağlayamaz. Dolayısıyla bu konuda her Alman dik durmalı."

Die Zeit gazetesinin haber portalı Zeit Online da Steinmeier'in konuşmasını olumlu değerlendiriyor:

"Steinmeier sorumluluğunu hakkıyla yerine getirdi. Steinmeier, sekiz dakikayla sınırlı konuşmasında Holokost konusunda Almanların ebedi sorumluluğu ve Almanya'nın bugünkü durumundan uluslararası gelişmelere kadar antisemitizmi geniş bir açıyla anlaşılır bir biçimde özetledi. Steinmeier'in altı milyon ölüyü hatırlatması ve bu canavarca suçu isim ve kaderleriyle birlikte dile getirmesi doğru ve önemli. Holokostu failleriyle birlikte kişiselleştirmesi de önemli. Steinmeier 'Failler insandı. Onlar Alman'dı. Katiller, korumalar, yardımcıların yardımcıları, sesini çıkarmadan birlikte hareket edenler: Onlar Alman'dı' dedi. Net bir formülasyonla bunun Almanların ortak suçu olduğunun altını çizdi. Ve Steinmeier konuşmasıyla bu toplu cinayetin kişilerin sorumluluğundan uzaklaştırılarak devlet makinesiyle özdeşleştirilmesine karşı bir duruş sergilemiş oldu." 

Almanya İçişleri Bakanı Horst Seehofer, şiddet eğilimli aşırı sağcı Combat 18 adlı örgütün yasaklandığını duyurdu. Combat 18, Almanya'da 2000 yılında yasaklanan İngiltere merkezli "Blood and Honour" (Kan ve Onur) adlı Neonazi ağının silahlı kanadı olarak nitelendiriliyordu. Neue Osnabrücker Zeitung'da örgütün yasaklanması ile aşırı sağ ile mücadelenin daha iyi olabileceğine  işaret ediliyor.

"Aşırı sağcı grup Combat 18'in şimdi sonunda yasaklanmış olması iyi. Ancak hükümet ve ilgili kurumlar övgüyü hak etmiyor. Zira izledikleri tutum bir dizi soruya neden oluyor. En önemlileri de şöyle: Neden şimdi? Ve neden önceden yapılan bir uyarı ile? Belli ki bir şeyler olmadan önce, bir şeylerin yaşanması gerekiyordu. İçişleri Bakanı Horst Seehofer NSU'nun (Nasyonal Sosyalist Yeraltı) terör eylemlerini, Bölge Valisi Walter Lübcke'nin öldürülmesini ve Halle'de sinagoga yapılan saldırıya değindi. En geç bu olaydan sonra bakanlık düzeyinde Combat 18'in yasaklanmasının gündeme gelmesiyle, bütün Neonaziler önceden uyarılmış oldu. Neonoziler bu şekilde firar ederken kovuşturma güçleri de bir baskın sürprizi yapamamış oldu. Sonuçta, aşırı sağ ile mücadele daha iyi olabilirdi.

DW/HS,JD

©Deutsche Welle Türkçe