Belgrad'ta savaş suçlularıyla pazarlık
1 Şubat 2004Belgrad’da işbaşındaki milliyetçi-muhafazakar yönetim, şimdiye kadar ülkenin istikrarı açısından tehlike arzettiği gerekçesiyle savaş suçlularının iadesinde işbirliğine pek yanaşmıyordu. Ancak ulaşan haberler, hükümetin uzun zamandır aranan bir generali kendi rızasıyla teslim olmaya ikna ettiğine ve iki generalle de pazarlığın devam ettiğine işaret ediyor.
1999’da Sırbistan’ın doğu bölgesinde Tuna Nehri’nden çıkartılan bir kamyondan insan elleri ve ayakları sarkıyordu. Kamyonda, hunharca öldürüldüğü anlaşılan 50’ye yakın Kosova Arnavutu kadın, erkek ve çocuğun cesetleri üst üste yığılmıştı. Lahey’deki Savaş Suçları Mahkemesi, bunun insanlık dışı eylemlerini bu yöntemlerle dünya kamuoyundan gizlemeye çalışan o dönemdeki Sırp iktidarının bir eseri olduğunu anlamakta gecikmiyordu.
Miloşeviç iktidardan uzaklaştırıldıktan sonra Belgrad’daki reform yanlısı yeni yönetime en az üç toplu mezarla ilgili ihbarlar ulaşıyordu. Belirtilen yerlerde yapılan aramalar sonucu, çoğu Arnavut sivillere ait 836 ceset bulundu. İnsan hakları savunucularından Nataşa Kandiç, başka toplu mezarların da bulunduğundan emin olduğunu ve birçok Arnavut’un gömülmeyerek demir-çelik fabrikası ocaklarında yakıldığını sandığını söylüyor.
Sırp ordusu ve polis teşkilatı sorumlu
Lahey’deki mahkemenin savcıları, bu iğrenç cinayetlerin arkasında Sırp ordusu ve polis teşkilatının olduğundan emin. Neboşa Pavkoviç, Vlastimir Corceviç ile yardımcıları Vladimir Lasareviç ve Sreten Lukiç’in ise bu eylemlerin sorumlusu generaller olduğu bildiriliyor.
Haklarındaki dava dosyaları ve tanık ifadelerine karşın generaller ise o zamanki Sırp lider Miloşeviç gibi tüm suçlamaları reddederken, Lahey’e teslim olmaya da şimdiye kadar niyetli görünmüyordu. General Lazereviç “Ben Priştine’deki kolordunun sorumlu komutanı olarak ülkemin tüm yetkili askeri ya da sivil organları önünde hesap vermeye hazırım” derken, bunun dışında kendine yönetilen talepleri baskı ya da hakaret olarak algıladığını söylüyordu.
Lazareviç teslim oluyor
Belgrad hükümetinin geçen hafta sonu Lazareviç’in Lahey’deki Savaş Suçları Mahkemesi’ne teslim olacağını açıklaması, bu nedenle sürpriz de sayılsa olumlu bir gelişme. Lazareviç’in amiri Neboşa Pavkoviç’in ise Miloşeviç döneminde genelkurmay başkanlığına kadar yükseldikten hatta devlet başkanlığına aday olduktan sonra ordudan ayrıldığı ve ardından gayrimenkul alım satımlarıyla zenginleştiği belirtiliyor. Kansere yakalanıp iki kez ameliyat olan Pavkoviç’in sağlık durumu yargı önüne çıkmaya uygun olmasa bile şu anda Lahey’e teslim olması konusunda hükümetle pazarlığa oturduğu kaydediliyor.
Eski polis şefi Vlastimir Corceviç’in ise gözlerden uzak kalmayı tercih ettiği, Miloşeviç’in iktidardan düşürülmesi sonrası ise iyice ortadan kaybolduğu, ancak Moskova tarafından yalanlansa da bir ara Rusya’da görüldüğü kaydediliyor. Dördüncü sanık Sreten Lukiç’in ise kaçmadığı, hatta Miloşeviç sonrası dönemde emniyet müdürlüğü ile ödüllendirildiği belirtiliyor. Lahey’deki mahkeme, teslim olmayı kabul eden Lukiç’e ilişkin ele tutulur bir suçlamanın bulunmadığını bildiriyor.