Basında Cumhuriyet dayanışması

Cumhuriyet Gazetesi'nin aralarında Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu, Hikmet Çetinkaya, Aydın Engin ve Turhan Güney'in bulunduğu 19 yönetici ve yazarı hakkında çıkarılan gözaltı kararının ardından gazeteye muhalif diğer gazetelerden destek geldi. Berlin merkezli Alman die Tageszeitung (TAZ), son gözaltılar ve Türkiye'de basın özgürlüğünün geldiği noktayı ilk üç sayfasına taşırken, gazete çalışanları da son gözaltılar ve Türkiye'de basın özgürlüğünün geldiği durumu ilk üç sayfasına taşırken, çalışanlar Cumhuriyet'le dayanışma fotoğrafı çektirdi. 

Gazetenin Twitter hesabından paylaşılan mesajda, "TAZ bu fotoğrafla Cumhuriyet Gazetesi ile dayanışma içinde olduğunu gösteriyor. 'Cumhuriyet'i kurtarın yazısı iki ayrı şekilde anlaşılabilir: Cumhuriyet gazetesini kurtarın ya da Türkiye Cumhuriyeti'ne kurtarın" denildi. Taz ayrıca Cumhuriyet'in Türkiye'de hali hazırdaki birkaç muhalif gazeteden biri olduğunu da hatırlattı.

Hafta sonunda çıkarılan Kanun Hükmündeki Kararname ile 25 yıllık kültür-sanat eki kapatılan Evrensel Gazetesi de Cumhuriyet'e tam destek verdi. Evrensel Haber Koordinatörü Muzaffer Özkurt, DW Türkçe'ye yaptığı açıklamada, hükümetin özellikle son bir yıl içinde kendisine muhalif basın-yayın kuruluşlarına çok yoğun bir baskı uyguladığını söyleyerek "Burada herkesin bir yayın çizgisi var. Ancak toplam olarak hükümete muhalefet ettiği anda basın kuruluşlarını ortadan kaldırmaya dönük bir girişimde bulunuluyor" dedi.

Özkurt: Toplam muhalefeti ortadan kaldırmaya yönelik

Hükümetin kendisine yönelik muhalif yayınlar yapan basın organlarını istemediğini belirten Özkurt, "Özgür Gündem gazetesi, dergiler kapatıldı. Şimdi de Cumhuriyet'e operasyon düzenlendi. Saldırı aynı merkezden geliyor. Biz de bu tek sese karşı farklı seslerin birarada mücadele etmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bu sadece bir tek gazete ya da tek bir fikir meselesi değil, toplam olarak bir muhalefeti ortadan kaldırmaya dönük. OHAL'de KHK'larla bu baskı daha da artmış durumda. Demokrasi için birlikte olmak gerektiğini düşünüyoruz" dedi. 

BirGün Yayın Danışmanı İnce: Dayanışmak zorundayız

Cumhuriyet'e destek veren bir başka muhalif gazete BirGün'ün Yayın Danışmanı ve yazarı Barış İnce ise 15 Temmuz darbe girişiminin ardından ülkede 'sivil darbe' yaşandığını ifade etti. Hükümetin başkanlık sisteminin önününün açılması için muhalif sesleri susturmaya çalıştığını belirten İnce, Cumhuriyet'e yönelik operasyonu da bu minvalde değerlendirdiklerini kaydetti.

BirGün'e de "Sizi kapatacağız, kapatılacaksınız" şeklinde tehditler geldiğini söyleyen İnce, "Birbirimizle dayanışmadığımız müddetçe, bunun üzerinden gelemeyiz. İşte bu nedenle dayanışmak zorundayız" dedi.   

Türkiye'de Cumhuriyet'in yanı sıra Evrensel ve BirGün'ün de muhalif günlük gazeteler olarak baskılarla karşıya karşıya olduğunu söyleyen İnce, "Teker teker hepimizi kapatacaklar ve Türkiye'de doğru bilgiyi, gerçek bilgiyi veren herhangi bir basın kuruluşu kalmayacak. Zaten üç tane (Cumhuriyet, BirGün, Evrensel) kalmıştı muhalif basın. Onları da kaldırınca tamamen kendi kontrollerinde kendi istedikleri yayınları yapan kanallar kalacak" diye konuştu. 

Cumhuriyet yazarı Yıldırım: Mücadale eden, dayanışma içinde olan üç gazete kaldık 

Cumhuriyet Gazetesi çalışanları ise operasyondan bu yana gazeteye gelip sabahlayarak kendilerine destek sunan gazetecilerin yanı sıra açıklamalarıyla, haberleriyle kendilerine destek veren basın kuruluşlarının tavrından memnun. Cumhuriyet Gazetesi yazarı Ayşe Yıldırım, DW Türkçe'ye yaptığı açıklamada, "Zaten o kadar azalmıştık ki, gerçekleri yazan ve gazetecilik yapmaya çalışan üç gazete kaldık. Bir, iki gazete daha sayılabilir belki ama mücadele veren ve bu mücadeleyi dayanışma içinde olarak yapan üç gazeteyiz. Dolayısıyla onların destek vermeleri, bugünkü gazete başlıkları, haberleri, yazıları bizim için çok anlamlı ve çok değerli oldu. Öyle sanıyorum ki bu saatten sonra bundan sonra birbirimize sahip çıkarak bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Türkiye'de AKP iktidarının yarattığı o kutuplaşmanın medyadaki yansıması olarak da okuyabiliriz bunu bir anlamda" dedi. 

Gelişmelerin Türkiye'de normal koşullarda yan yana gelmeyen grupların Cumhuriyet Gazetesi'ne yönelik operasyonun ardından biraraya geldiğini söyleyen Yıldırım, "Şu an o kadar çok ziyaretçimiz var ki, bina önünde sloganlar atılıyor, konuşmalar yapılıyor. İnanılmaz bir dayanışma örneği sergileniyor. Türkiye'de asla biraraya, yanyana gelemeyecek kesimlerin biraraya geldiğini görüyoruz. Gidişattan memnun olmayan, farklı yerlerde duran gruplar bile bugün artık 'birlikte mücadele etmeliyiz' deme noktasına geldi" diye konuştu.

© Deutsche Welle Türkçe

Hülya Topcu