Basın özetleri
17 Aralık 2007Süddeutsche Zeitung gazetesi iklimin korunması bakımından önümüzdeki iki yılın kritik önem taşıdığına dikkat çekiyor:
“Gelecekte iklimin korunmasına dönük yürürlüğe sokulacak önlemler açısından Bali’deki müzakerelerden öte önümüzdeki iki yıl önem taşıyor. Amerikalıların gemiye alınması yetmez. Amerikalıların diğerleriyle geminin dümenenin başına geçmesi sağlanmalı. Küresel ısınma ancak bu yolla frenlenebilir. Aksi takdirde iklimin uluslararası düzeyde korunması sağlanamaz.”
Frankfurter Rundschau gazetesi ise konferansta varılan uzlaşmanın önemine değiniyor:
“Bali’nin en önemli sonuçlarından biri, iklimin korunması yönündeki yükümlülüklere gelişmenin eşiğinde ve kalkınmakta olan ülkelerin de dahil edilmiş olunması. Henüz kimin ne yapacağı konusunda somut bir plan olmasa da, şimdiye kadar kalkınmakta olan ülkelerin önlemlere dahil olması bile söz konusu değildi. İklime uyum, teknoloji transferi ve tropikal ormanların korunması için gerekli mali kaynakların çerçevesi belirlendi. Şimdi bu çerçevenin uygulamaya geçirilmesi gerek. Zirvenin son saatlerini takip edenler, bu uzlaşının ne tür zorluklarla sağlandığını biliyor. Bu da önemli bir adım.”
Neue Osnabrücker Zeitung zirvenin sonuçlarına eleştirel yaklaşıyor:
“Bali, sanayi ülkeleriyle kalkınmakta olan ülkeler arasındaki çatlağın ne denli büyük olduğunu gözler önüne serdi. Ancak bu uçurum kapatmak isteyenler para keselerini açarak yeni olanaklar sağlamaktan çekinmemeli. Çünkü sanayi ülkelerinde yaşayanlar aşırı tüketime alıştı. Herkes bir gün bu gezegende havanın tükenebileceğini bilmeli. “
Erfurt’ta yayımlanan Thüringer Allgemeine Zeitung ise ABD’yi eleştiriyor:
“Papua Yeni Gine, ABD'nin liderlik rolünü kaptı. Zira İklim Konferansı'na katılan Papua Yeni Gine heyeti, Amerika’ya “Artık yolumuzda durmayın” diyerek sert çıktı. Doğruyu söylemek gerekirse Bush, ülkesini rezil etti. Ve 190 ülkenin neredeyse tamamı ABD’ye rağmen, küresel ısınmanın tehlikeleri karşısında eli kolu bağlı durulamayacağını gösterdi. Uzlaşma Çin, Hindistan ve Brezilya gibi gelişmenin eşiğindeki ülkelerin ekonomik yarışta çevre korumayı ihmal etmenin tehlikeleri konusunda ikna olmaları ile gerçekleşti.”