AYM, Yargıtay, Danıştay: Yüksek yargıda başkanlık seçimi
21 Şubat 2024Türkiye'nin yüksek yargı organları konumundaki Anayasa Mahkemesi (AYM), Yargıtay ve Danıştay'da gözler başkanlık seçimlerine çevrildi. Bu yılın ilk yarısında üç yüksek mahkemede, başkanlık seçimi yapılacak.
Anayasa Mahkemesi'nde İrfan Fidan, Yargıtay'da ise AYM'nin Can Atalay kararını uygulamayan Yargıtay 3. Ceza Dairesi'nin Başkanı Muhsin Şentürk'ün aday olduğu öğrenildi. Bu isimlerin seçilmesi durumunda, yüksek yargıda daha "şahin" bir dönem başlayacak. Yargıdaki muhafazakâr kesimin ise bu isimlere karşı oldukları biliniyor.
Yargıtay'da 2020'de seçilen mevcut başkan Mehmet Akarca'nın görev süresi 24 Mart'ta dolacak. Bu nedenle başkanlık seçiminin 25 Mart'ta başlaması planlanıyor. Mehmet Akarca'nın yeniden başkan adayı olduğu öğrenildi. Akarca'nın karşısında en güçlü aday ise Yargıtay 3. Ceza Dairesi Başkanı Muhsin Şentürk oldu.
Şentürk'ün, Anayasa Mahkemesi'nin Can Atalay'a ilişkin verdiği iki ihlal kararına direnen 3. Ceza Dairesi'nin kararında imzası bulunuyordu. Yargıtay içerisinde MHP ve "İstanbul grubuna" yakın üyelerin Şentürk'ü desteklediği öğrenildi.
Diğer yandan bu isimlerin dışında; Hukuk Genel Kurulu Başkanı Adem Albayrak, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi Başkanı Ayhan Tuncal ve Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanı Ömer Kerkez'in de aday olduğu öğrenildi.
AYM'de gözler İrfan Fidan'da
Anayasa Mahkemesi'nde ise Başkan Zühtü Arslan'ın görev süresi 20 Nisan 2024'te dolacak. AYM İç Tüzüğü gereği, seçim süreci iki ay öncesinden yani 20 Şubat'ta başladı. Arslan, seçimlerde yeniden aday olamayacak ancak görev süresi dolmadığı için oy kullanma imkânı olacak.
2 Şubat 2023'te yapılan son başkanlık seçimini, 15 üyeden 8'nin oyunu alan Zühtü Arslan kazanmıştı. Karşısında aday olan Fidan ise 5 oy alırken, Kadir Özkaya 2 oyda kalmıştı. Bu seçimde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile dönemin Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ın, doğrudan Fidan'ı desteklediği kulislere yansımıştı. Ancak yargıda İskenderpaşa Cemaati'nin bir uzantısı olan Hakyol Vakfı grubuna bağlı olan üyelerin Fidan'a karşı Zühtü Arslan'ı desteklemesi seçimin kaderini etkilemişti. Fidan ise yargı içerisindeki "İstanbul grubuna" yakın bir isim olarak görülüyor.
Geçen yıl seçilemeyen AYM üyesi İrfan Fidan'ın bu seçimlerde başkan adaylığı için en güçlü isimlerden biri olduğu belirtildi. Ancak Fidan'ın karşısında AYM Başkan Vekili Kadir Özkaya'nın aday olabileceği öğrenildi.
AYM'de İrfan Fidan'a karşı olan üyelerin Özkaya'yı tercih edebileceği belirtiliyor. Özellikle mahkeme içerisinde Hakyolcu olarak bilinen bazı üyelerin Fidan'a karşı olduğu biliniyor.
Seçimde 15 üyeden en az 8'inin oyunu alarak salt çoğunluğu sağlayan aday, 4 yıllığına AYM Başkanlığı görevini üstlenecek.
AYM'nin 8 üyesini Cumhurbaşkanı Erdoğan atamıştı. 4 üyesi 11'inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 3 üyesi ise TBMM tarafından atanmıştı. Gül'ün seçtiği üyelerden Emin Kuz da 12 Mayıs'ta emekliye ayrılacak. Erdoğan, bu ismin yerine yeni bir atama yapacak. AYM'de şu an Zühtü Arslan'ın başını çektiği 5 kişilik muhalif grup blok halinde hareket ediyor. Ancak iktidara yakın üyeler arasında yer alan bazı üyeler de kimi kararlara muhalif kalabiliyor.
Danıştay'da da başkanlık seçimi
Danıştay'da ise mevcut Başkan Zeki Yiğit'in 4 yıllık görev süresi 7 Mayıs'ta dolacak. Zeki Yiğit'in yeniden aday olacağı öğrenildi. Ancak Danıştay'da henüz seçim takvimi açıklanmadı. Danıştay Yasası'na göre seçim, görev sürelerinin biteceği tarihten 15 gün önce yapılmak zorunda.
Danıştay'ın göreve iade tartışmasının perde arkası
Öte yandan Danıştay 5. Dairesi'nin 15 Temmuz darbe girişiminin ardından ihraç edilen hâkim ve savcılar arasında 387'sinin göreve iadesine karar vermesi üzerine başlayan tartışmanın da yüksek yargıdaki seçim süreciyle ilgili olduğu iddia edildi. Özellikle Yargıtay ve Danıştay kulislerinde, iktidara yakın Sabah gazetesinde çıkan haberin ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Danıştay'ı eleştirmesinin bu seçimlere etkisinin olacağı konuşuluyor. Özellikle yüksek yargı içerisinde "muhafazakâr" kesimin bu yolla baskı altına alınmaya çalışıldığı ve iktidarın işaret ettiği adayların seçilmesinin amaçlandığı iddia ediliyor.