Avrupa Birliği borç kriziyle boğuşuyor
11 Temmuz 2011Euro Bölgesi'nde yine alarm zilleri çalıyor. Avrupa Konseyi Başkanı Herman van Rompuy, Avrupa Birliği'nin üst düzey ekonomi yetkililerini krizi görüşmek üzere Brüksel'de topladı. Van Rompuy, Avrupa Merkez Bankası Başkanı Jean-Claude Trichet, Euro Grubu Başkanı Jean-Claude Juncker, Avrupa Komisyonu Başkanı José Manuel Barroso ve AB'nin Ekonomik İşlerden Sorumlu üyesi Olli Rehn'i borç krizini görüşmek üzere toplantıya çağırdı. Diplomatlar, toplantının ana gündem maddesinin İtalya’nın karşı karşıya bulunduğu borç krizi tehdidi olduğunu bildiriyor.
İtalya endişelendiriyor0
Bu üst düzey toplantıdan sonra Euro Bölgesi'ndeki 17 ülkenin ekonomi ve maliye bakanları da Brüksel’de buluştu. Yunanistan'a ikinci kurtarma paketinin görüşüldüğü bakanlar toplantısında ayrıca, kamu borç yükü Yunanistan’ın ardından en yüksek ikinci ülke olan ve siyasi istikrarsızlığın sürdüğü İtalya da masaya yatırıldı. 10 yıl vadeli İtalya tahvilinin faizi son dokuz yılın en yüksek seviyesine ulaştı. Ayrıca kredi derecelendirme kuruluşu Moody's, Portekiz'in kredi notunu dört kademe indirerek yatırım yapılabilir seviyenin altına çekti. Avrupa Merkez Bankası’nın Euro Bölgesi Kurtarma Fonu'nun hacminin ikiye katlanarak 1,5 trilyon euroya çıkarılmasını istediği yönünde söylentiler artıyor. Yunanistan’ın mali açıdan kendi ayakları üzerinde durabileceği yönündeki şüpheler de giderek güçleniyor. Yunan Maliye Bakanı Evangelos Venizelos, beklentilerini dile getirirken, "Sadece Yunanistan konusunda değil, tüm Euro Bölgesi ve çevresinde çok güçlü ve net bir istikrar mesajına ihtiyacımız var.” şeklinde konuşuyor.
İtalya konusunda gelen kötü haberler, bugüne kadarki borç krizinde yeni bir döneme geçildiğinin göstergesi olabilir. Zira İtalya, Euro Bölgesi'nde Almanya ve Fransa’dan sonraki üçüncü büyük ekonomi ve Yunanistan ile Portekiz’den çok daha ağırlığı olan bir ülke. Şimdi “acaba İtalya’nın da mı kurtarılması gerekecek?” şeklinde sorular artıyor. Almanya Federal Maliye Bakanı Wolfgang Schäuble, bu tür spekülasyonlara kulak asılmaması gerektiği görüşünü savunuyor. Schäuble, "İtalya, bütçe konusunda zorlu kararlar aşamasında. Ancak İtalya Maliye Bakanı’nın sunduğu bütçe tasarısı gayet ikna edici ve benim de İtalya’nın doğru kararları alacağı konusunda bir şüphem yok. İtalya doğru yolda.” ifadelerini kullanıyor.
Kredi derecelendirme kuruluşlarına eleştiri
Gerçek şu ki, İtalya, gayri safi yurtiçi hasılasının yüzde 120’sine varan borç dağı ile Batı ekonomileri içinde en sorunlu ülkeler arasında önde geliyor. Bu arada Avrupa Birliği içinde kredi derecelendirme kuruluşlarına yönelik eleştiriler de artıyor. AB Komisyonu'nun İç Pazardan Sorumlu Üyesi Michel Barnier, uluslararası yardım alan ülkelerin kredi derecelendirme kuruluşları tarafından değerlendirmeye tabi tutulmasının yasaklanmasını önerdi. Alman Bakan Schäuble ise Euro Bölgesi'nin bu konuda bir karar alamayacağını belirtse de getirilen eleştiriye katıldığını kaydetti. Schäuble "İstismar olup olmadığı konusunda tüm seçenekler denetlenecek. Geçen hafta bir kredi derecelendirme kuruluşunun Portekiz konusunda açıkladığı bir değerlendirme, tamamıyla hatalı olarak algılandı, zira notu düşürülen Portekiz aslında uzlaşılan tüm adımları hayata geçiriyor. Kredi derecelendirme kuruluşlarının oligopolünü engellemek için neler yapılabileceğinin incelenmesi gerek." şeklinde konuştu.
İkinci paketin nasıl oluşturulacağı belirsiz
Euro ülkelerinin öncelikli gündem maddesi, Yunanistan’a ikinci yardım paketi. Bakanlar, borç krizinin yayılmasını önlemek amacıyla ülkeye hızlı bir şekilde yeni bir yardım paketi hazırlanmasından yana. Fakat 120 milyar euro tutarında olabileceği bildirilen paketin nasıl oluşturulacağı konusunda görüş ayrılıkları sürüyor. Almanya, Hollanda ve Avusturya gibi ülkeler, ikinci kurtarma paketine Yunan tahvillerinin vadelerini gönüllü olarak uzatmak suretiyle özel bankaların da katılmasını istiyor. Avusturya Maliye Bakanı Maria Fekter, bu konuda devlet müdahalesinin olmayacağını, özel sektörün gönüllü hareket etmesini beklediklerini, devlet olarak baskı uygulanmasının Avrupa finans piyasalarına güveni sarsacağını söylüyor. Fakat hükümetlerin bankaların gönüllü olarak bazı taleplerinden vazgeçmelerini nasıl sağlayacağı halen belirsizliğini koruyor.
Tüm ülkeler tasarruf etmeli
Avrupa'nın Euro Bölgesi'ni savunmaya hazır olduğunu vurgulayan Hollanda Maliye Bakanı Jan Kees de Jager, tüm yardım tartışmaları sırasında asıl hedefin unutulmaması gerektiğine dikkat çekiyor ve
"Euro Bölgesi'ndeki tüm ülkeler tasarruf etmeli ve ekonomilerini reformdan geçirmeli. İlerleme ancak böyle sağlanabilir.” diyor.
İlerlemenin yeterli derecede hızlı olup olamayacağı ise belirsiz. Piyasaların güveni tekrar sağlanırsa, Avrupalıların endişeleri azalacak. Fakat bu gerçekleşmediği takdirde hangi senaryonun uygulanacağı konusunda maliye bakanları açıklama yapmaktan kaçınıyor.
© Deutsche Welle Türkçe
Christoph Hasselbach (Brüksel) / Çeviren: Aydın Üstünel
Editör: Murat Çelikkafa