Antalya Emniyeti'nden kafa karıştıran alkol açıklaması
28 Nisan 2017Antalya'da kamuya açık alanlar ve park halindeki araçlarda "çevreyi rahatsız edecek şekilde" alkol kullanılmasının yasaklanmasının yankıları sürüyor.
Valilik tarafından alınan karar, Antalya Emniyet Müdürlüğü'nün internet sitesinden yapılan açıklamayla kamuoyuna duyurulmuştu.
"Antalya'da çevreyi rahatsız edecek şekilde ve açıkta alkol içilmesi valilik kararı ile yasaklandı" başlığıyla yayınlanan açıklama, kamuoyundan gelen tepkilerin ardından Emniyet Müdürlüğü'nün sitesinden kaldırıldı.
"Yasak” gitti, "düzenleme” geldi
Aynı açıklama bir süre sonra, "Antalya’da çevreyi rahatsız edecek şekilde ve açıkta alkol içilmesi ile ilgili valilik kararı ile düzenleme yapıldı" başlığıyla siteye koyuldu. Böylece duyurudaki "yasak" ifadesi çıkarılmış oldu. Antalya Emniyet Müdürlüğü, ilk açıklamayı duyurduğu tweet'i de sildi.
DW Türkçe'ye konuşan Antalya Emniyet Müdürlüğü yetkilileri, alınan kararın, söz konusu bölgelerde alkol tüketimini tümüyle yasaklamadığını sadece alkol alıp çevreyi rahatsız eden kişileri ilgilendirdiğini belirtti.
"Çevreyi kim rahatsız ediyor?”
Ancak "çevreyi rahatsız edecek şekilde" ifadesinin göreceli bir kavram olması, tartışmaları da beraberinde getirdi. Özellikle sosyal medyada yapılan yorumlarda, yaz sezonu öncesi böyle bir karar alınmasının, Türk turizmine darbe vuracağı yorumları yapıldı. Buna karşın bazı sosyal medya kullanıcıları, alınan yasak kararını yerinde buldu.
Ceza hukuku profesörü Köksal Bayraktar ise Kabahatler Kanunu'nun 35'inci maddesinin, valilik tarafından verilen yasak kararı için "bir kıstas ya da ölçü" teşkil edebileceğini söyledi.
Prof. Dr. Bayraktar'ın atıfta bulunduğu maddede, "sarhoş olarak başkalarının huzur ve sükununu bozacak şekilde davranışlarda bulunan kişinin” para cezasına çarptırılacağı belirtiliyor.
Bu madde ışığında Antalya Valiliği'nin kararını yorumlayan Bayraktar, "Yani yalnız içki içmenin yeterli olmaması gerekir. Bunu herkesin rahatını kaçıracak ölçüde, aleni hareketlerle yapması lazım" ifadesini kullandı.
Bayraktar, söz konusu kişilere ceza verilirken de, Kabahatler Kanunu'nun valilik emrine karşı gelinmesiyle ilgili olan 32'inci maddesinin uygulanacağını belirtti. Bu madde 100 TL para cezası öngörüyor.
Kim tespit edecek?
Bayraktar, alkollü bir kişinin çevresini rahatsız ettiğinin nasıl belirleneceğine dair soruya ise şu yanıtı verdi:
"Sarhoş ya da içkili kişiyi gören, savcılığa şikayet edecek. Veya söz konusu yasağı valilik koyduğu için, bu durumda doğrudan valiliğe şikayette bulunacak. Valilik de savcılığa gidecek ve savcılık soruşturma açtıktan sonra, polis ifadesini alacak. Polis ifadesinin neticesine göre, ya dava açılacak ya da açılmayacak."
Bir başka ceza hukuku profesörü Ersan Şen ise Antalya Valiliği'nin aldığı yasak kararını, "isabetli" bulmadığını belirtti. Prof. Dr. Şen, "Çünkü insanlara, şurada şunu yapabilirsin, burada bunu yapamazsın diye karışamazsınız. Önleyici kolluğun da adli kolluğun da sınırları vardır. Yani siz insanların yaşam alanlarını, tercihlerini tamamen kısıtlayamazsınız" yorumunu yaptı.
Valilerin, OHAL kanununa göre önleyici mahiyette bazı tedbirler alabileceğini belirten Şen, "Eğer bir yerde birtakım sıkıntıların çıkma ihtimali varsa, düzenin korunması için bazı tedbirler alınabilir. Ama insanların tabii herhangi bir soruna, deyim yerindeyse bir rezalete veya başka birtakım sakıncalara sebep vermiyorlarsa, belirli yerlerde alkol almalarının yasaklanmaması, yani sınırlandırılmaması gerekiyor" dedi.
"İptal davası açılabilir”
Alınan karara karşı iptal davası da açılabileceğini ifade den Şen, "Yani bu karar keyfiyse, doğru değilse, kanuna aykırıysa... Çünkü kanundan bir yetkinin kaynaklanması da yeterli değil. Demokratik toplumda duyulan zorunlulukların karşılığı olarak gerçekten gerekli olması lazım" dedi.
Valiliğin aldığı karar, turizm sektöründe de yankı uyandırdı. Türkiye Otelciler Federasyonu Başkanı (TÜROFED) Osman Ayık DW Türkçe'ye yaptığı açıklamada, söz konusu kararla ilgili olarak yetkililerle temas halinde olduklarını söyledi.
Ayık, "Kamuoyunu doğru bilgilendirmek lazım. Alkol yasağı diye bir şey yok şu an. Bu, zaten önceki yasalarda da vardı" ifadesini kullandı. Bu nedenle turizmin etkilenmesinin söz konusu olmadığını belirten Ayık, "Zaten burada hedef turizm değil" diye konuştu.
"Herhalde ihtiyaçtan doğdu"
Alınan karara ilişkin değerlendirmede bulunan Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Genel Sekreteri Çetin Gürcün de benzer görüşler dile getirdi.
Gürcün, "Ağırlığı turizm olan bir kentte böyle bir şeyin olmaması lazım. Ama bu da herhalde bir ihtiyaçtan doğdu. Özellikle bu metruk evlerde çok içki ve uyuşturucu kullanıp olay çıkaranlar oluyormuş. Bununla ilgili olduğu söyleniyor" dedi.
Gürcün, "Ama turizmi doğrudan etkileyen bir durum yok aslında. Tesisi olan yerler için hiçbir şekilde kısıtlama söz konusu değil" diye ekledi.
Yanlış algıların oluşmaması gerektiğini savunan Gürcün, "Amaç burada gelen insanların ya da turistin içki içmesini engellemek değil" ifadesini kullandı.
©Deutsche Welle Türkçe
Cengiz Özbek