1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git
Basın özgürlüğüTürkiye

AYM'den dezenformasyon yasası kararı

8 Kasım 2023

Anayasa Mahkemesi, "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçunun iptali talebini reddetti. Karar 6'ya karşılık 8 oyla alındı.

https://p.dw.com/p/4YJKE
Anayasa Mahkemesi
Anayasa MahkemesiFotoğraf: Tuncay Yıldırım/DW

Anayasa Mahkemesi (AYM), haber portalı T24 yazarı, gazeteci Tolga Şardan'ın tutuklandığı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 217A maddesinde düzenlenen "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçunun iptali talebini bugün görüştü. AYM, "Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçunun iptali talebini oy çokluğuyla reddetti. Karar 6'ya karşılık 8 oyla alındı.

DW Türkçe'nin edindiği bilgilere göre, AYM Raportörü "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçu maddesinin iptali yönünde rapor hazırlamıştı.

"Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçu, Türkiye'de "sansür yasası" olarak adlandırılan ve Ekim 2022'de TBMM'den geçerek yasalaşan dezenformasyon düzenlemesiyle Türk Ceza Kanunu'na eklenmişti.

Söz konusu maddede, "Sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. Fail, suçu gerçek kimliğini gizleyerek veya bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlemesi hâlinde, birinci fıkraya göre verilen ceza yarı oranında artırılır" ifadeleri yer alıyor.

CHP Anayasa Mahkemesi'ne 217/A sayılı maddenin iptali ve yürürlüğün durdurulması istemiyle başvuruda bulunmuştu. 

Gazeteciler protesto etti

Gazeteciler, karar açıklanmadan önce dezenformasyon yasasını Anayasa Mahkemesi önünde protesto etti. Basın Konseyi, Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), Gazeteciler Cemiyeti, Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) ve Haber Sen ortak bir açıklama yayınlayarak "Bir yıldır onlarca gazetecinin soruşturulmasına, gözaltına alınmasına ve tutuklanmasına neden olan 'halkı yanıltıcı bilgi yayma' maddesinin keyfi suçlamalara yol açtığını artık tüm ülke biliyor, görüyor. Bu hafta sadece üç günde üç gözaltı, dört soruşturma, bir tutuklama ile karşı karşıya kalan gazeteciler bu yasa maddesinin iptal kararını Anayasa Mahkemesi önündeki 'Sansüre ve tutuklamalara karşı basın nöbeti' ile karşılayacak" ifadeleri ile yasaya tepki gösterdi. 

Gazeteciler Cemiyeti Genel Sekreteri Kenan Şener, "Can Atalay kararında gördüğümüz gibi Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmadığına şahit oluyoruz. Ülkenin en yüksek mahkemesi bugün bir karar verecek. Anayasa Mahkemesi var mı yok mu? Bugün dezenformasyon maddesi kararıyla tüm ülkeye bunu göstermiş olacak" dedi. 

Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç de "Arkamızda çok yüksek bir bina var. İçindekiler ise hukukun en yüksek insanları. Burada bugün yapılan görüşmede bizimle ilgili halkın haber alma hakkının yerleşmesi ve korunmasıyla ilgili çok yaşamsal bir karar alınacak. Bu kararın iptal yönünde olmasını arzu ediyoruz. Çünkü hukukun örselendiği bu ortamda AYM’den çıkacak bir karar hukukun da yüksekliğini, adaletin ne kadar önemli olduğunu bize bir kez daha kanıtlayacak" diye konuştu. 

CHP Genel Başkanı Özgür Özel de konuyla ilgili açıklamada bulundu. Özel basın meslek örgütlerinin "Sansür Yasası" olarak bilinen Dezenformasyon Yasası'nın 'halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma' suçuna hapis cezası verilmesini öngören maddesinin iptal talebinin görüşüldüğü Anayasa Mahkemesi önündeki eyleminde; "Eğer bugün AYM bu yasanın iptal edilmesiyle ilgili adım atmayacak olursa yarından itibaren, geçen hafta Tolga Şardan'a yapılanlar tüm gazetecilere yapılacak. Hepimiz biliyoruz ki bu bir sansür yasasıdır. Bu, gerçek dışı bilginin yayılmasına engel olmak için işleyecek bir yasa olsaydı, Türkiye şu anda dünyanın en büyük dezenformasyon cennetlerinden biri olmazdı" dedi. 

Gazeteciler AYM önünde protesto eylemi düzenliyor
Gazeteciler AYM önünde protesto eylemi düzenliyorFotoğraf: Kivanc El/DW

Savcılık kararıyla gözaltına alınmıştı

Bu maddeye ilişkin son tutuklama gazeteci Tolga Şardan'a ilişkin verilmişti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatı üzerine Şardan, 31 Ekim'de T24'te yayınlanan "MİT'in Cumhurbaşkanlığına sunduğu yargı raporunda ne var?" yazısı gerekçe gösterilerek gözaltına alınmıştı. Aynı zamanda Şardan'ın evinde de arama yapılmış ve dijital materyallerine el konulmuştu Ankara Adliyesi'nden SEGBİS yoluyla Çağlayan Adliyesi'ne kurulan bağlantıyla ifadesi alınan Şardan, Sulh Ceza Hâkimliği tarafından "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" iddiasıyla tutuklanmıştı.

Gazeteci Tolga Şardan gözaltına alınırken
Gazeteci Tolga Şardan gözaltına alınırken Fotoğraf: Alican Uludağ/DW

Tutuklama, başta basın meslek örgütleri, gazeteciler ve muhalefet temsilcilerinin tepkisini çekerken sürpriz adım AYM'den gelmişti. Anayasa Mahkemesi, 2 Kasım'da 8 Kasım'daki görüşeceği gündem maddelerini açıklamıştı. Gündem maddeleri arasındaTCK'nın 217A maddesinin iptali talebi de yer aldı. Gündem duyurusunda konu şöyle özetlenmişti.

"13/10/2022 tarihli ve 7418 sayılı Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 29. maddesiyle 26/9/2004 tarihli 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'na eklenen 217/A maddesinin iptaline ve yürürlüğünün durdurulmasına karar verilmesi talebi." Yüksek Mahkeme, bugün bu iptal talebini esastan görüştü. 

"Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçundan başlatılan soruşturma kapsamında geçtiğimiz hafta tutuklanan gazeteci Tolga Şardan 6 Kasım'da tahliye edilmişti.

"Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçundan ilk gözaltına alınan gazeteci ise Bitlis'te yaptığı bir haber nedeniyle Sinan Aygül olmuştu. Bu suçtan Tatvan'da yargılanan Aygül, 10 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Halk TV Haber Müdürü Dinçer Gökçe de bir haberi gerekçe gösterilerek aynı maddeden gözaltına alınmış ve adli kontrol kararıyla serbest bırakılmıştı. 

DW Türkçe'ye VPN üzerinden nasıl ulaşabilirim? 

Türkei DW Mitarbeiter Alican Uludağ
Alican Uludağ 2008'den bu yana gazetecilik yapan Alican Uludağ, yargı ve insan hakları gibi konulara odaklanıyor.alicanuludag