'Ambargo halkı vuruyor'

Küba'ya uygulanan ambargonun kaldırılması bu yıl BM Genel Kurulu'nda da 23'üncü kez gündeme gelmiş, yapılan oylamada 193 ülkeden 188'i ambargonun kaldırılması gerektiği yönünde görüş bildirmişti. Küba hükümetinin tahminlerine göre ABD'nin ambargosunun Küba'ya şimdiye kadar neden olduğu maddi zarar 1 milyar 100 milyon doların üzerinde. Geçen ay New York Times gazetesinde çıkan ve Obama’yı ambargoyu kaldırmaya çağıran bir yorum konuyla ilgili tartışmaların yeniden alevlenmesine neden oldu.

ABD'nin Küba'ya yönelik ilk ambargosu Küba Devrimi’nin ardından 1959 yılında başladı. Yıllar içinde ambargo giderek daha da sertleştirildi. Amerikan hükümeti 2009 yılında Küba asıllı Amerikalılar için ambargoyu gevşetme kararı aldı. Söz konusu karar uyarınca Küba asıllı Amerikalıların Küba’daki ailelerine para havale etmeleri ve ailelerini ziyaret edebilmeleri kolaylaştırıldı. Ancak Küba’ya yönelik ticari yaptırımlar sürüyor. Son olarak ABD Başkanı Barack Obama geçen eylül ayında Küba'ya yönelik ticari kısıtlamaların bir yıl daha uzatıldığını açıklamıştı.

ABD'nin Küba'ya uyguladığı ambargoyu tamamen kaldırması mümkün mü? Küba ve Küba-Amerikan Araştırmaları Enstitüsü’nden Prof. Dr. Jaime Suchlicki'ye göre bunun için gereken şartların listesi oldukça uzun:

Suchlick "Her şeyden önce Kübalıların 5 yıldır hapiste olan Amerikan vatandaşı Alan Gross'u serbest bırakması gerekiyor. Bunun dışında Kübalıların bilgiye erişimini sağlamak için internetin kullanıma açılması gerekli. Ekonominin dışa açılması, siyasi partilerin serbest bırakılması, insan haklarının gözetilmesi, düşünce özgürlüğünün garanti edilmesi... Bunlar sağlanmadığı sürece ABD'nin izlediği politikaları değiştirmesi için herhangi bir gerekçe bulunmuyor" diyor.

'Hiçbir değişiklik sağlamadı'

Miami Southbeach'te barmenlik yapan Arian Rodriguez yaptırımların neden olduğu baskılar yüzünden bundan altı yıl önce annesiyle birlikte Küba'dan kaçmış. Rodriguez yaptırımların neden kaldırılması gerektiğini düşündüğünü "Yaptırımlardan sadece Kübalılar olumsuz etkileniyor. Yaptırımlar yıllardır devam ediyor ve hiçbir değişiklik sağlamadı. O zaman bunun amacı ne?" şeklinde ifade ediyor.

Birçok genç Kübalı, Rodriguez ile aynı görüşü paylaşıyor. Son anketler ambargonun kaldırılmasını isteyen Amerikan vatandaşlarının ve Küba kökenli Amerikalıların sayısının her geçen gün arttığını gösteriyor. Öte yandan birçok Kübalı Castro kardeşlere güvenmiyor ve ambargoyla ilgili yumuşama sinyallerinin de göstermelik olduğunu düşünüyor.

Uzun yıllar Küba'da yaşamış olan ünlü yazar Ernest Hemingway'ın torunu John Hemingway de geçen 50 yıldan uzun sürenin ardından ambargonun kaldırılmasının zamanının çoktan geldiği görüşünde. Her iki ülkenin birbirini ve farklılıklarını kabul etmeleri gerektiğini belirten Hemingway, bundan iki yıl önce Küba'yı ziyaret etmiş. Küba’yı seyahat edenlerden biri de Miami Dade Koleji’nde öğrenim gören 19 yaşıdaki Javier Gonzales.

Gonzales Küba’daki yaşam koşullarını "Kutu kadar evde 7 kişilik bir aile yaşıyor. Bizim gibi gıda alamıyorlar, temiz su yok. Suyu dereden taşıyorlar. Televizyonları, DVD oynatıcıları yok. Telefonumu gördüklerinde çok şaşırmışlardı" sözleriyle aktarıyor.

'Önlem alınmalı'

Gonzales'in arkadaşı Martinez Fernandez ise ABD ile Küba arasında atılacak adımların Küba'nın zararına olmaması için bir dizi önlem alması gerektiğine dikkat çekiyor.

Fernandez "Kimse şimdiye kadar çıkıp bu konuda bir şey söylemedi ama ABD'li yatırımcılar Küba ekonomisini yatırım bombardımanına tutarak ekonomiyi Amerikan kapitalizmiyle ele geçirebilirler. İstemediğim bir şey varsa o da böylesi bir durumun yaşanması. Bu bağlamda en iyi çözüm Raul Castro'nun demokrasiyi garantileyecek ve daha da önemlisi Küba'nın ABD'ye peşkeş çekilmesinin önüne geçecek bir anlaşma yapması olur" açıklamasını yapıyor.

©Deutsche Welle Türkçe

Gero Schließ