Almanya’dan temkinli hedef

Basının karşısına çıkan Başbakan Yardımcısı ve Federal Ekonomi Bakanı Philipp Rösler, pek kendinden emin bir görünüm sergilemiyordu. Bunda, koalisyonun giderek zayıflayan ortağı Hür Demokrat Parti’nin genel başkanı olarak aylardır hedef olduğu eleştirilerin yanı sıra, açıkladığı ekonomik tahminlerin bir dizi belirsizlik içermesinin de rolü olabilir belki. Fransa’daki cumhurbaşkanlığı seçimleri ve Hollanda’da Başbakan Mark Rutte’nin istifası, Euro Bölgesi’ndeki birçok ülkede tasarruf politikalarına yönelik kuşkunun arttığını gösteriyor. Bu gelişmeler, Almanya’nın Avrupa’daki borç krizi ile mücadeledeki çabalarını baltalamakla kalmıyor, ayrıca Almanya’daki ekonomik büyümeyi de frenleme tehlikesi içeriyor. Nitekim Ekonomi Bakanı Rösler de bunun bilincinde ve bu nedenle ilkbahar tahminlerinde nispeten dikkatli. "Alman ekonomisi canlanıyor. Maaşlar artıyor, istihdam artıyor ve ekonomi yüzde 0,7 oranında büyüyor. Tüm bunlar, Almanya’nın durumunun iyi olduğunun birer göstergesi. Bir iyi haber daha var. 2013’te ekonomik büyüme daha da büyük bir dinamizm kazanacak ve yüzde 1,6 oranında gerçekleşecek." diyen Rösler, "Ancak uluslararası alanda riskler sürüyor. Özellikle Avrupa’daki borç krizi henüz çözümden çok uzak.” şeklinde uyarıda bulunuyor.

2012 hedefi yüzde 0,7

Almanya’nın Avrupa’nın kalkınma motoru olduğunu söyleyen Rösler, ülke ekonomisinin “kısa bir kış uykusundan” sonra tekrar kendine geldiğini belirtti. Ancak bakan, yüzde 0,7’lik ekonomik büyüme tahminleriyle, diğer ekonomi uzmanlarının öngörülerinin altında kalmayı tercih etti. Örneğin ülkenin önde gelen ekonomik araştırma enstitüleri, 2012 için yüzde 0,9’luk bir büyüme öngörürken, Alman Sanayiciler Birliği’nin (BDI) tahminleri yüzde 1’lik bir büyüme olacağı yönünde. Ekonomik canlanmanın özellikle yılın ikinci yarısında hız kazanacağı söyleniyor. Alman Ekonomi Enstitüsü ise ilkbahar tahminlerinde daha da iyimser ve ülke ekonomisinin bu yıl 1,25, gelecek yıl ise yüzde 2 oranında büyüyeceğinden yola çıkıyor. Federal Ekonomi Bakanı Rösler ise temkinli tavrını sürdürüyor. "Federal Hükümet’in ekonomik büyüme tahminleri yaparken gerekli oranda ölçülü olması, insanların hakkı." diye konuşan bakan, "Güçlü ekonomimize güveniyoruz. Ancak yüzde 0,7'de kalmak daha zekice. Bildiğiniz gibi, bu tahminler bütçelerin hesaplanmasına temel oluşturuyor. Bu konuda ihtiyatlı davranmak, Federal Hükümet’in hep çizgisi ve politikası olmuştur ve olacaktır, zira bu, insanlara borcumuz.” ifadelerini kullanıyor.

"Tüm yardımlarımız bizim çıkarımıza"

Konjonktür tahminleri baz alınarak, gelecek ay vergi geliri tahminleri hesaplanacak. Bu veriler göz önünde bulundurularak da, Federal Maliye Bakanı ve eyaletlerin maliye bakanları harcamalarını planlayacak. Dolayısıyla düşük bir ekonomik büyüme tahmini, daha sıkı tasarrufa zorlayacak. Federal Ekonomi Bakanı Rösler, "Yüzde 0,7’lik büyüme, ancak Avrupa’da istikrar yolunda ilerlediğimiz takdirde mümkün olacak. Bu nedenle Avrupa Mali İstikrar Fonu, Avrupa İstikrar Mekanizması ve Mali Pakt gibi tüm önlemlerin alınması, ayrıca diğer Avrupa ülkelerinin rekabet gücünün arttırılması için gereken tüm yardımlarımız, sonuçta bizim çıkarımıza.” şeklinde konuşuyor.

Çalışanların eline geçen para artıyor

Bu arada Almanya'daki ekonomik büyüme, çalışanların da işine yarıyor. Hükümetin verilerine göre, çalışanların özel harcamaları için ellerine geçen para bu yıl yüzde 3,3 oranında arttı. Gelecek yıl da bu miktarın yüzde 3,1 artış kaydetmesi bekleniyor. Ancak enflasyonun da hem bu yıl, hem de gelecek yıl yüzde 2,3 ile yüksek oranda seyretmesi bekleniyor.

Dış ticaret fazlası azalacak

Almanya’nın ihracatı 2011 yılında yüzde 8,2’lik bir artış göstermişti. Bu artışın 2012 zarfında yüzde 3,0 ile sınırlı kalacağı, gelecek yıl ise yüzde 5,0’e çıkacağı tahmin ediliyor. Dış ticaret fazlasının ise azalması bekleniyor, zira ithalatın bu yıl yüzde 4,0, gelecek yıl da yüzde 5,5 oranında artması öngörülüyor.

© Deutsche Welle Türkçe

Sabine Kinkartz / Çeviren: Aydın Üstünel

Editör: Murat Çelikkafa