1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya’dan Monti’ye tepki

6 Ağustos 2012

İtalya Başbakanı, Euro krizi konusunda yaptığı açıklamalarla şimşekleri üzerine çekti.

https://p.dw.com/p/15kmN
Fotoğraf: Reuters

İtalya Başbakanı Mario Monti’nin Avrupa hükümetlerinin gelecekte ulusal parlamentolarından bağımsız kararlar alabilmesini önermesi, Almanya'da büyük tepki çekti.

Almanya Başbakanı Angela Merkel, Avrupa’nın geleceğine dair kararlarda ulusal parlamentoların yoğun katılımını savundu. Başbakan, “Devletin tüm faaliyetleri gerekli demokratik onayı almalıdır” diye konuştu. Almanya’nın, alınan kararlarda parlamentonun katılımı ile bugüne dek önemli bir yol kaydettiğini belirten Merkel, Alman Anayasa Mahkemesi’nin, Avrupa ile ilgili kararlarda Meclis'in daha fazla dikkate alınması gerektiği yönündeki kararlarına da işaret etti.

“Tehlikeli bir yöne gidiyor”

Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle de Avrupa’nın geleceği ile ilgili tartışmaların kızışması konusunda uyardı ve “Tartışmaların biçimi tehlikeli bir yöne doğru ilerlemekte. Avrupa fikrinin tadını kaçırmamak için hepimiz dikkatli olmalıyız” diye konuştu. Westerwelle “Avrupa politikalarındaki parlamenter kontrolün tartışmaya açılacak bir yanı yok. Avrupa’da demokratik yetkilerin azaltılmasına değil artırılmasına ihtiyacımız var” dedi.

Yunanistan’ın Euro geleceği

Alman politikacılar arasında şiddetli tartışmalara yol açan bir diğer açıklama da Hrıstiyan Sosyal Birlik Partili (CSU) Bavyera Eyaleti Maliye Bakanı Markus Söder’den geldi. Söder, pazar günü Alman ikinci kanalı ZDF’de Yunanistan'a bir ibret dersi verilmesi gerektiğini kaydetmiş ve şunları söylemişti:

“Yunan hükümetine ve devletine duyulan güven neredeyse sıfır eğilimindedir. Ve Yunan hükümetinin talep ettiği gibi daha az koşulla ve taze parayla yeni bir yardım paketini hazırlamaya başlamak, kabul edilemez. Yunanistan bu işin sonunu getiremeyecek. Borç maliyeti çok yüksek ve Almanya borçlu ülkelerin daimi finansörü olamaz. O nedenle Yunanistan’ın eninde sonunda Euro Bölgesi’nden çıkması kaçınılmazdır.”

Muhalefetten Yunanistan'a destek

Yunanistan’ın Euro Bölgesi’nde kalmasını savunan Sol Parti Eşbaşkanı Bernd Riexinger, Söder’in sözlerini “maceracı” olarak değerlendirdi. Sosyal Demokrat Parti Meclis Grubu Başkan Yardımcısı Joachim Poß da, Söder'i, Euro bölgesinde böyle bir durumun yol açacağı tehlikeleri görmezden gelmekle suçladı:

“Sayın Söder vicdansız bir bozguncu ve öyle kalmaya da devam edecek. Euro Bölgesi’nin birlikteliği için ortada bulunan tüm tehlikeleri ve Euro Bölgesi’nin yıkılmasının Alman vergi mükelleflerine çok daha pahalıya mal olacağını görmezden geliyor.”

Troyka, yeni paketten memnun

Bununla birlikte hafta sonu Atina hükümetiyle kritik görüşmelerde bulunan troyka heyeti, Atina hükümetinin sunduğu yeni tasarruf programından memnun kaldı. Heyette yer alan IMF temsilcisi Poul Thomsen önemli ilerlemelerin tespit edildiğini kaydetti. Uluslararası Para Fonu, AB Komisyonu ve Avrupa Merkez Bankası temsilcilerine sunulan yeni tasarruf paketine göre 2013 ve 2014 yıllarında 11 milyar 500 milyon euroluk ek tasarruf öngörülüyor. Ancak Atina hükümeti nerelerden tasarruf edileceğini açık bıraktı ve ayrıntıların eylül ayında bildirileceğini duyurdu. Yunan medyası ise bu kesintilerin emekli ücretleri ve sosyal alanlarda yapılacağı ve birçok kamu personelinin işten çıkarılacağı konusunda hemfikir.

Radikal Sol İttifak'ın lideri Alexis Tsipras, bu paketin sonbahar aylarında şiddetli protestolar ve direnişle karşılaşacağını duyurdu. Birçok Yunan da bu sonbaharın Atina’da hararetli geçeceği kanaatinde. Onlardan biri olan Yorgo Kuveos şunları kaydediyor.

“Bu 11 buçuk milyarla bir çözüm bulunabileceğini düşünmüyorum. Kararlaştırılan kısıntıların hayata geçirileceğine ve gerçek bir ilerleme kaydedileceğine de inanmıyorum.”

© Deutsche Welle Türkçe

Derleyen: Başak Demir

Editör: Beklan Kulaksızoğlu