Almanya’dan Kavala davasına tepki
24 Haziran 2019Osman Kavala ve 15 sivil toplum temsilcisi hakkında görülen davanın ilk duruşmasını yerinde izlemek üzere İstanbul’da bulunan Almanya Federal Meclis Başkanvekili Claudia Roth, zanlılar hakkında hazırlanan savcılık iddianamesini "saçma bir komedi" olarak nitelendirdi. Bunun boş bir iddianame olduğunun herkes tarafından bilindiğini ifade eden Roth, Kavala gibi ünlü bir ismin dahi mahkemeye çıkarılmasının, bunun herkesin başına gelebileceğine dair bir sinyal olduğunu ve bu açıdan çok tehlikeli olduğunu dile getirdi. Roth, bu durumun sivil toplumda bir korku ve otosansür havasına neden olduğunu. Yeşiller partili politikacı, davayı izlemek üzere Türkiye’ye gelmesinin nedenlerinden birinin de, Alman siyasetinin sadece Alman vatandaşlarının durumuyla ilgilenmediğini göstermek olduğunu kaydetti.
Merkel'e çağrı
Duruşmayı Yeşiller partili Avrupa Parlamentosu üyesi Rebecca Harms ile birlikte takip eden Roth, "Osman Kavala’nın Gezi olaylarının lideri olduğuna, bu olayları finanse ettiğine ya da bu olayların bir darbe girişimi olduğuna dair hiçbir kanıt yok" dedi. Roth ayrıca sadece Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas’ın değil, Başbakan Angela Merkel’in de bu davayla ilgili görüşlerini açıklamasını umut ettiğini belirtti.
Almanya hükümetinin İnsan Hakları Sorumlusu Bärbel Kofler ise Kavala davasının ilk duruşmasını, "Türkiye sivil toplumu için kara bir gün" olarak değerlendirdi. Fransa Dışişleri Bakanlığı İnsan Hakları sorumlusu François Croquette ile konuya dair ortak bir açıklama yapan Kofler, Kavala’nın kültürel ve toplumsal çabalarını "fevkalade" olarak nitelendirerek, "Güçlü bir Türkiye‘nin onun çapında daha fazla insanın sesine ihtiyacı var, daha azına değil" ifadesini kullandı.
Gezi olayları ile ilişkili iddialar
2017 yılının Kasım ayından bu yana tutuklu bulunan iş insanı ve sivil toplum yöneticisi Osman Kavala ile aynı davada yargılanan diğer 15 isim, Recep Tayyip Erdoğan hükümetini devirmeye teşebbüs ile suçlanıyor. İddianamede zanlıların 2013 yılındaki Gezi protestolarını finanse ve organize ettikleri öne sürülerek, buna kanıt olarak, aralarında bir Alman diplomatın da olduğu, yabancı örgütlerin temsilcileriyle yapılan toplantılar gösteriliyor.
dpa,AFP / ET,BK
©Deutsche Welle Türkçe