Almanya’da ekonominin yüzü gülüyor
26 Şubat 20072006’da % 2,7’lik büyüme hızıyla son altı yılın en yüksek oranına ulaşan Almanya, istihdam, yatırım ve ihracattaki artışın bu yıl da sürmesini bekliyor. Uzmanlar ekonomik konjonktürün bu yılın ilk yarısında geçici tutukluk yapacağını tahmin ediyor ve bunu da, dünya ekonomisindeki yavaşlamanın ihracatı olumsuz yönde etkileyecek olmasına ve katma değer vergisindeki artış nedeniyle tüketim harcamalarının arzulanan düzeyin gerisinde kalmasına bağlıyorlar.
Ek borçlanma seviyesi
Almanya büyük koalisyon döneminin ilk yılında kamu açıklarını yarıya indirdi. 2005’te %3,2 ile euro bölgesi istikrar kriterlerinin çizdiği üst sınırı aşan ek borçlanma 2006’da gayrı safi yurtiçi hasılanın yüzde 1,7’sine düştü. Makroekonomi ve Konjonktür Araştırmaları Enstitüsü direktörü Gustav Horn maliye Bakanı’nın yüzünü güldüren bu gelişmenin neye borçlu olunduğunu şöyle izah etti:
“Geçen yıl ekonomik konjonktür son derece olumlu bir seyir gösterdi ve yüzde 2,7’lik büyüme hızına ulaştık. Yükselen konjonktür devletin vergi gelirlerinin artmasına yaradı. Ayrıca yurtiçi talep te arttı. Böylece maliye bakanı bütçe açığını azaltma imkanını elde etti ve bunu da başardı.”
Tasarrufa onay
Öncelikle 2006’nın son çeyreğinde tüketim harcamalarının artmış olması, yılbaşında üç puan artan katma değer vergisi nedeniyle önemli tüketim harcamalarının öne alınmasından kaynaklanıyor. 2006 yılındaki vergi gelirlerinin tahmini tahsilatı yedi milyar euro aşmasının kemerleri gevşetmek için neden olmadığını vurgulayan Profesör Horn DW televizyonuna verdiği demeçte tasarrufa öncelik verilmesini doğru bulduğunu söyledi.
Ekonomik canlanma dönemlerinde tasarrufa önem verilip bütçe açığının mümkün mertebe azaltılması gerektiğini belirten ekonomi uzmanı, şimdi tasarruf edilecek kaynağa ekonomik durgunluk dönemlerinde ihtiyaç duyulacağını hatırlattı.
Kaynaklar yatırımlara
Bütçe disiplininin mutlaka kamu yatırımlarını kısmak anlamına gelmeyeceğini belirten konjonktür araştırmaları enstittüsü başkanı Horn, “Devlet tüketim harcamalarından arttıracağı parayı yatırımlara kanalize edebilir. Hatta Almanya’nın kamu yatırımlarını arttırmak zorunda olduğu da söylenebilir. Ayrıca eğitim sisteminin yenilenmesi için de devletin bu alana daha fazla yatırım yapması gerekiyor” diye konuştu.
Devletin öncelikle tarım sektörü ile kamu teşviklerinden yararlanan şirketlere ödediği sübvansiyonları kaldırıp yatırımlara kaynak ayırabileceğini belirten Profesör Horn ekonomik canlanmanın devam etmesi durumunda ek borçlanma orranının yüzde bire ve hatta bu oranın da altına düşürülebileceğini sözlerine ekledi.