1. İçeriğe git
  2. Ana menüye git
  3. DW'nin diğer sayfalarına git

Almanya Instagram ve Facebook'ta denetimde ısrarcı

Jens Thurau
11 Ocak 2025

Meta'nın patronu Mark Zuckerberg, sosyal medya kanallarındaki içerikleri artık kontrol etmek istemiyor. Ancak Almanya ve AB içerik denetimlerinde ısrarcı.

https://p.dw.com/p/4p2tg
Mark Zuckerberg bir cep telefonunda görüntülü mesaj verirken görülüyor.
Facebook ve Instagram'ın sahibi Zuckerberg, sosyal medya platformlarında paylaşılan içeriklerin doğruluğunun bağımsız kontrolcüler tarafından denetlenmesinden vazgeçtiğini duyurdu. Fotoğraf: Andre M. Chang/ZUMA Press Wire/Imago Images

Bünyesinde Facebook ve Instagram gibi sosyal medya platformlarını barındıran internet şirketi Meta'nın CEO'su Mark Zuckerberg, orta vadede Almanya ve Avrupa için de ciddi sonuçlar doğurabilecek bir karar aldı. Facebook'un kurucusu yayınladığı video mesajında, ABD'den başlayarak gelecekte Facebook ve Instagram gibi platformlarında "doğruluk kontrollerini ortadan kaldırmayı" planladığını açıkladı.

Kaliforniya merkezli şirket, içerik denetleme kurallarını önemli ölçüde gözden geçirecek ve "üçüncü taraf doğruluk kontrol programını" sona erdirecek. Zuckerberg şunları söyledi: "Artık çok fazla hatanın ve çok fazla sansürün olduğu bir noktaya ulaştık. Son seçim, ifade özgürlüğüne yönelik bir dönüm noktası oldu."

Meta şirketine bağlı sosyal medya platformları Facebook, Instagram ve Whatsapp'ın logoları
Fotoğraf: Jens Büttner/dpa/picture alliance

"Ajanslarının doğruluk kontrolörlerine ihtiyaç yok"

İnternet milyarderi, doğruluk kontrolörlerine de artık ihtiyaç kalmadığını söyledi: "Bu kişiler siyasi olarak önyargılıydılar ve özellikle ABD'de oluşturduklarından daha fazla güveni yok ettiler." Doğruluk kontrolörleri olarak görev yapanlar, ağırlıklı olarak AFP ve Reuters gibi tanınmış haber ajanslarının çalışanlarıydı ve platformların içeriğini 26 dilde denetliyordu.

Zuckerberg, beş dakikalık video mesajında, ABD'nin seçilmiş Başkanı Donald Trump ve onun sırdaşı olan Tesla'nın patronu Elon Musk da dahil birçok Cumhuriyetçinin, söz konusu platformlardaki içeriklerin kontrolü konusunda defalarca dile getirdiği eleştirilere de olumlu yanıt vermiş oldu.

Avrupa denetimde ısrarcı

Avrupa'da ve Almanya'da ise bu açıklamaya tepkiler şimdilik sınırlı düzeyde. Bunun en önemli nedeni, AB'nin kendi denetim mekanizmasının olması. Dijital Hizmetler Yasası (Digital Services Act/DSA), AB'de ABD'dekinden daha katı düzenlemeler öngörüyor.

Söz konusu düzenlemede doğruluk kontrolörlerinden açıkça bahsedilmese de Avrupa çapındaki yasa, büyük çevrimiçi platformları nefret ve nefret söyleminin yanı sıra internetteki diğer yasadışı içeriklere karşı zorunlu önlemler öngörüyor. Bu da dışarıdan uzmanların yardımı olmadan pek mümkün değil. İnternet şirketleri, yasayı ihlal etmeleri halinde küresel yıllık cirolarının yüzde altısına varan cezalarla karşı karşıya kalıyor. Yasa, Almanya'da Mayıs 2024'ten bu yana yürürlükte.

Volker Wissing
Volker WissingFotoğraf: Jens Krick/Flashpic/picture alliance

Bakan Wissing: Meydan okunmasına izin vermeyiz

Almanya Dijital İşler Bakanı Volker Wissing, Zuckerberg'in açıklamalarını şöyle değerlendirdi: "Bu konuyu çok ciddiye alıyoruz. Meta gibi şirketlerin güvenli, doğrulanmış bilgi ihtiyacımızı karşılamadığını fark ettiğimizde her zaman kararlı bir şekilde hareket etme ve düzenlemeleri uyarlama konumundayız. Değerlerimize ve demokrasimize meydan okunmasına izin vermeyeceğiz."

İktidardaki Sosyal Demokratların Genel Sekreteri Matthias Miersch ise Zuckerberg'in "sahte haberlere" karşı harekete geçmemesi halinde "cezai suçlar sorununun" da ortaya çıkacağını söyledi. Miersch, Romanya'da internet platformlarının seçimlere müdahale ettiği yönündeki suçlamalara atıfta bulundu: "Böyle bir şey, temel demokratik yapıların altını oyar."

Friedrich Merz
Hrıstiyan Demokrat Birlik partisi lideri Friedrich MerzFotoğraf: Axel Schmidt/REUTERS

Merz: Endişe ile izliyoruz

DW'nin bu konudaki görüşlerini sorduğu muhafazakâr CDU'nun başbakan adayı Friedrich Merz ise şu değerlendirmeyi yaptı: "Bu gelişmeleri, giderek artan bir endişeyle izliyorum. Zira demokratik kontrol, meşruiyet ve yasal dayanak açısından dijital dünyanın, analog dünyadan hiçbir farkı yok."

Trump'ın önünde diz mi çöktü?

Zuckerberg'in açıklaması, Alman internet uzmanları arasında da tepkiye neden oldu. "Netzpolitik.org" blogunun genel yayın yönetmeni ve "Re:Publica" dijital konferansının eş başkanı Markus Beckedahl, Zuckerberg'in kararını "180 derecelik bir U dönüşü" olarak nitelendirdi. Beckedahl, Meta'nın başkanının bu hamlesini, "Donald Trump'a ve onun yeni yönetimine boyun eğmek" olarak nitelendirdi. Beckedahl'a göre, Cumhuriyetçi Parti'nin doğruluk kontrolünün kaldırılması ve "tüm platformlarda radikal ifade özgürlüğünün uygulanması" gibi taleplerinin neredeyse tamamı artık Meta politikası haline geldi.

Oysa Marc Zuckerberg, yıllar önce sosyal medya kanallarının nefret söylemlerini yaymak için var olmadığını ve bu tür içeriklere karşı etkin mücadele edeceğini vurgulamıştı.

Berlin'de Zuckerberg'in çark etmesini destekleyenler de var. Örneğin Alman Federal Meclisi Başkan Yardımcısı ve FDP milletvekili Wolfgang Kubicki, kararı "ifade özgürlüğü için iyi bir haber" olarak yorumladı.DW Türkçe'ye engelsiz nasıl ulaşabilirim?