Almanya ekonomik krizden nasıl çıkacak?
9 Ağustos 2023Bu hafta Almanya ekonomisi için kötü haberlerle başladı. Güncel verilere göre, Alman firmalarının Haziran ayındaki üretimi sürpriz bir şekilde azaldı. Federal İstatistik Dairesi'nin verilerine göre sanayi, inşaat ve enerji alanında faaliyet gösteren Alman firmalarının Haziran ayındaki üretimleri bir önceki aya göre yüzde 1,5 dolayında düştü.
Uluslararası Para Fonu (IMF) da bir süre önce Almanya ekonomisine ilişkin beklentilerinde kötümser bir tablo çizdi. IMF, Almanya'nın incelenen 20'den fazla ülke ve bölge arasında küçülme beklenen tek ülke olduğuna dikkat çekti. Almanya, Avrupa Birliği içindeki en güçlü ekonomiye sahip.
İngiliz ekonomi dergisi The Economist, Almanya'yı 2000'li yıllara geçişte içinde bulunduğu ekonomik sorunlardan dolayı "Avrupa'nın hasta adamı" olarak nitelendirmişti. İstihdam piyasası ve sosyal sistemdeki reformların ardından Alman ekonomisi yeniden yükselişe geçmiş, dergi daha sonra Almanya'yı öven ifadelere yer vermişti. Aynı tanım, son aylarda Almanya için yeniden kullanılmaya başlandı.
Peki şimdi tarih tekerrür mü ediyor?
Alman hükümetinin küçük ortağı liberal Hür Demokrat Parti'nin (FDP) ekonomi politikaları sözcüsü Reinhard Houben, bu tanımın mevcut uygun olmadığı görüşünde. DW'ye değerlendirmelerde bulunan Houben, "Avrupa'nın hasta adamı veya hasta kadını türünden benzetmelerin abartılı olduğunu düşünüyorum. Ama evet; ekonomimizde bir durgunluk var" diye konuştu.
Muhalefetteki Hristiyan Birlik (CDU/CSU) partileri ise ekonomik durgunluğa karşı "acil program" adı verdikleri bir program açıkladı. Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) Genel Başkanı Friedrich Merz, sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda, "Resesyonun ekonomik büyümede kalıcı bir zayıflığa dönüşmemesi için CDU ve CSU birlikte bir 'acil program' hazırladı" duyurusunu yaptı.
Beş maddelik programda, Ekim ayından itibaren elektrik ve dağıtım şebekelerinden alınan vergilerin düşürülmesi talep ediliyor. Ayrıca firmaların önündeki bürokratik engelleri artıran yasaların kaldırılması ve fazla mesailerden de vergi alınmaması gibi önlemler de programda yer alıyor. Muhalefetin talep ettiği önlemler arasında, miras kalan evlerden vergi alınmaması ve ekonominin yeniden canlanması için firmalara yönelik çeşitli vergi kolaylıklarının uygulanması da bulunuyor.
FDP'nin ekonomi politikaları sözcüsü Houben, muhalefetin söz konusu önerilerine çekimser yaklaşıyor. "Ben şu anda herhangi bir program göremiyorum" diyen Houben, örneğin ev veya arsa alımı durumunda ödenen "mülk devir vergisi" önerisini Hristiyan Birlik partilerinin kendi iktidarlarında uygulamayı neden yürürlüğe sokmadığı sorusunu sordu. "Bu verginin oranını belirlemek eyaletlerin sorumluluğunda" diyen Houben, bürokrasinin azaltılması üzerinde uzun bir süredir çalışıldığını ve bunu Birlik partilerinin de bildiğini ifade etti.
SPD ve Yeşiller de ekonomik yardımlar talep ediyor
Hükümetin büyük ortağı Sosyal Demokrat Parti (SPD) ile diğer ortağı Yeşiller ise muahalefet partilerinin önerilerine daha sıcak yaklaşıyor. Federal hükümet de konjonktürü güçlendirmek ve ekonomiyi canlandırmak istiyor. Yeşillerin Eş Başkanı Ricarda Lang, Alman ekonomisinin ekonomik temelini güçlendirmek için hükümetin yeni program uygulamaya hazırlandığını açıkladı. Lang, Bild am Sonntag gazetesine açıklamasında, bununla ilgili "olumlu görüşmeler" yürütüldüğünü belirterek özellikle demiryolu ulaşımı, kreşler ve djitalleşme alanlarda sorunlar olduğunu ifade etti.
Almanya'nın Yeşiller partili Ekonomi Bakanı Robert Habeck ise Almanya'nın bir yatırım merkezi olarak önemine dikkat çekerek "Şu anda yaklaşık 20 kadar firma 80 milyar euro değerinde yatırım planlıyor" açıklaması yaptı. SPD Genel Başkanı Saskia Esken de elektrik fiyatlarına teşvik uygulanması ve altyapı yatırımlarının artırılması önerisini gündeme getirdi.
Alman Ekonomi Araştırmaları Enstitüsü'ne göre (DIW), federal hükümet teşvikler ve vergi indirimleri içeren bir konjonktür programı uygulanması çağrılarına kulak vermeli. DIW Başkanı Marcel Fratzscher, "Zaten güçlü durumda olan firmalar lobisine milyarlarca euro aramağan eden bir konkjonktür programı verimliliği artırmayacağı gibi ekonomik sorunların çözülmesinde de bir işe yaramaz" değerlendirmesinde bulundu.
Başbakan nerede?
Almanya Başbakanı Olaf Scholz ise ülkedeki ekonomik kriz konusunda henüz herhangi bir açıklama yapmadı. Scholz, Pazartesi gününe kadar tatildeydi; ancak Başbakan üzerindeki baskı giderek artıyor. Muhalefet partileri, Scholz'un ekonomik krizi öncelikleri arasına almasını ve krizle mücadelenin başbakanlığın yönetiminde olmasını talep ediyor.
Öte yandan dünyanın en büyük dördüncü ekonomisi olan Almanya'dan iyi haberler de geliyor. Tayvanlı çip üreticisi TSCM Dresden'de büyük bir fabika kurmayı planlıyor. Partnerleri ise Bosch, Infineon ve NXP gibi şirketler. Handelsblatt gazetesinin haberine göre, Almanya hükümeti de tesisin kurulmasını beş milyar euro ile desteklemeyi planlıyor. Ekonomi Bakanı Habeck, söz konusu yatırımın bir yatırım merkezi olan Almanya için çok önemli bir anlamı olduğunu belirtti.