Alman siyaseti yaşlanıyor

70 yaşındaki Roland Kohler emeklilik planlarını şimdilik rafa kaldırmış durumda. Kohler’in ne dinlenecek, ne de tatile çıkacak zamanı var. Çünkü Rheinland-Pfalz eyaletinin kuzeyinde Birlik 90/Yeşiller Partisi temsilciliği yapan Kohler emekliye ayrılırsa yerine geçecek birini bulabilmiş değil.

Berlin Hür Üniversitesi'nin yaptığı "Parti Üyeleri" araştırmasının sonuçları Almanya'daki politikacıların yaş ortalamasının 58 olduğunu ortaya koyuyor. Partiler bünyesinde 16 ila 35 yaş arasındaki üyelerin oranı yüzde 2 ile 3'e zar zor varıyor. Sivil toplum girişimlerinde gençlerin oranı görece daha yüksek olsa da, burada da gençlerin sayısı giderek azalıyor.

Roland Kohler her ne kadar siyasette girift konularda deneyim gerekse de, sorun çözme açısından meraklı ve taze zihinlere ihtiyaç duyulduğuna işaret ediyor. Kohler ayrıca partilere genç ve yeni katılımın giderek azalması nedeniyle özellikle kırsal kesimde siyaseti bazı ailelerin belirlediği uyarısını yapıyor.

Kohler gençleri politikayı yerinde görmeleri için teşvik ettiğinde ise hep aynı sorunla karşılaştığını söylüyor: "Yaşadıkları ziyadesiyle ürkütücü. Daha başlangıçta sadece parti grup başkanının konuşması ve diğer üyelerin ağzını bile açmaması gençleri caydırıyor. İlgisiz tartışmalar, üyelerin nesnel konulardaki bilgisizliği... Şöyle düşünün: Üyelerin yarısı belgeleri kendilerine postayla gönderildiği şekliyle, zarfı açılmamış halde belediye meclisine getiriyor ve okursa da ancak burada açıp okuyor."

'Bir diğer engel zamansızlık'

Bad Honnef Belediye Meclisi'nin CDU'lu üyesi Karin Horn’a göre gençlerin önündeki bir diğer engel ise zamansızlık. Günümüzde iş piyasasında rekabetin giderek artması ve gençlerin aile hayatında daha fazla söz sahibi olması, kendilerine ayırdıkları zamanı fazlasıyla kısıtlıyor. Horn ayrıca bugünün gençlerinin tek bir siyasi ideolojiye bağımlı kalmak istemediğini belirtiyor.

Horn'un meslektaşı Jörg Haselier ise bazı yaşlı üyelerin koltuklarını bırakmaya pek hevesli olmamalarından şikâyetçi. Haselier "Uygulamada yaşanan durum, bazı yaşlı üyelerin siyasete veda etmeye hevesli olmadıkları için üst kademelere gelmenin pek de kolay olmaması" yorumunu yapıyor.

Yapılan birçok araştırma siyasete ilginin özellikle okul sıralarında başladığını gösteriyor. Friedrich Ebert Vakfı'ndan Matthias Rutschke de aynı görüşte. Rutschke "Eğitim önemli bir faktör. Evde siyasetle ilgilenen biri var mı, politika konuşuluyor mu, eve her gün gazete alınıyor mu? Bu gibi konular önemli faktörler. Yoksa siyasete ilgi nasıl gelişsin? Gençlerin bir anda durup dururken artık siyasete merak saldım, bundan böyle politikayla ilgileniyorum demesi düşük bir ihtimal" açıklamasını yapıyor.

'Çekirdekten yetişme' siyasetçiler

Matthias Ruschke siyasetin henüz küçük yaşlarda birebir ve aktif katılımla öğrenilmesi gerektiğini savunanlardan. Temsilcisi olduğu Gençlik ve Siyaset Forumu, öğretmenlerin derslerde uygulaması için siyasetle ilgili simülasyonlar hazırlıyor. Uygulanan proje kapsamında öğrenciler belediye meclisi toplantılarına götürülüyor, siyasetçilere soru sormaları ve taleplerini iletmelerine olanak sağlanıyor.

Almanya çapında yaklaşık 80 belediyenin kendi gençlik meclisi bulunuyor. Burada alınan kararlar belediye meclisi tarafından da göz önünde bulundurulmak zorunda. Gençlik meclisleri o denli olumlu bir etki yarattı ki bu yöndeki çalışmalar giderek artmaya başladı. Özellikle yerel politikaya gençlerin katılımını desteklemek için Almanya'nın altı eyaletinde yerel seçimlerde seçmen yaşı 16'ya düşürüldü. Almanya'da genel seçimlerde oy kullanabilmek için hâlihazırda 18 yaşını doldurmuş olmak gerekiyor. Gençlerin siyasete ilgisini artırmak amacıyla bu yıl içinde genel seçim ve Avrupa Parlamentosu seçimlerinde de seçmen yaşının 16'ya indirilmesi gündemde.

©Deutsche Welle Türkçe

Wolfgang Dick / Banu Wöltje

Editör: Ercan Coşkun