Alman ordusunda Yahudi karşıtlığı skandalı
5 Kasım 2003Fakat Hristiyan Demokrat Milletvekili Martin Hohmann’a övgülerinden anlaşıldığı gibi, bu general bu iki yetenekten de yoksun. Hohmann, 1917 yılında Rusya’da gerçekleşen Ekim Devrimi’yle ilişkili olarak Yahudiler'i suçlu ilan etmiş ve bu nedenle partisinin uyarısını, kamuoyunun da eleştirilerini almıştı.
General Günzel ise Hohmann’ı bu tartışmalı konuşması yüzünden yüksek sesle kutlamakta hiçbir sakınca görmedi. Milletvekiline yazdığı mektupta, “çoğunlukla sol kesimden’ gelen eleştirilere şaşırmamasını salık verdi. Bu da yetmedi. Günzel, Hohmann’ın Alman halkının çoğunluğunun gönlünden geçenleri dile getirdiğini de öne sürdü. Bu, Günzel’in, Hohmann’ı eleştiren ve aralarında bu politikacının partiden arkadaşı olan Hristiyan Demokratlar'ın da bulunduğu sayısız insanı çılgın solcular arasında göstermeyi amaçlayan, pervasız ve yanlış bir iddiası.
Hem Hohmann’ın sözlerinin, hem de Günzel’in onayının dayandığı düşünsel taban tehlikeli. Savunma Bakanı Peter Struck’un, ordunun yöneticilerinin birinin bu denli sapmasını kabul edememesi doğal. Günzel’in, mektubun alıcısının bunu kamuoyuna duyuracağını hesaplamamış olmasının da burada önemi yok.
Karar bir gün geç alınsa, orduya ağır zarar verecek bir tartışma başlardı. 59 yaşındaki Günzel, kamuoyu önünde siyasi açıdan tarafsız davranmak zorunda ve kendisinin komuta ettiği insanlara örnek olmak durumunda olduğunu çok iyi biliyor. Kaldı ki, Alman ordusunu içerde ve dışarda temsil de ediyor. Komutasındaki özel timin askerleri son olarak Afganistan’da görev yapıyordu.
Yani Günzel kendisine gösterilen güveni boşa çıkardı. Peter Struck’un kamuoyu önünde yaptığı sert eleştiriden ne denli hayal kırıklığına uğradığı belliydi. Günzel’i şaşkın bir general, görüşünü de saçma bir bireysel düşünce olarak niteledi. Savunma Bakanı’nın süratli tepkisine rağmen kamuoyunda şu soru yükseliyor: Eğer Günzel özel timlerin komutanlığına kadar yükselebiliyorsa, bu düşünce Alman ordusunda ne kadar yaygın? Bu noktada ancak, artık işsiz kalan generalin görüşünün gerçekten bireysel bir düşünceden öteye gitmediğini ummak kalıyor.