AKP’den OHAL sonrası için yeni teklif
17 Temmuz 2018TBMM'ye sunulan yasa teklifi, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası, Türk Ceza Kanunu, TSK İç Hizmet Yasası, İl İdaresi Yasası gibi birçok yasada değişiklik öngörüyor.
Valilere "giriş-çıkış" yetkisi
Teklifle birlikte valilere kentteki belli yerlere giriş ve çıkışları sınırlama yetkisi veriliyor. Teklife göre, valiler "kamu düzeni veya güvenliğin olağan hayatı durduracak ya da kesintiye uğratacak şekilde bozulduğu veya bozulacağına ilişkin belirtilerin bulunduğu durumlarda" 15 günü geçmemek üzere bu yetkisini kullanabilecek.
Teklife göre askeri mahallelerde sulh ceza hakiminin kararı veya askeri komutanın emri ile kişilerin üstü, araçları, özel eşyaları "suç delilleri korunacak" şekilde aranabilecek. Bu mahallelere giriş ve çıkışlarda elektronik "duyarlı kapı" zorunluluğu olacak. Mahalleye giriş ve çıkışlarda bu kişilerin üstleri, duyarlı kapının alarm vermesi durumunda dedektörle aranacak.
Toplantı ve gösterilere "akşam" şartı
Teklifle, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası’nda yapılması öngörülen değişiklikler dikkat çekiyor. Bu değişikliklerle, açık alanlardaki toplantı ve yürüyüşlerin "gece vaktinin başlamasıyla birlikte" dağılması öngörüldü. Kapalı yerlerdeki toplantılar ise gece 24.00’e kadar sürebilecek. Açık alanlardaki toplantı ve yürüyüşler "genel asayişin bozulmasına neden olmamak" koşuluyla saat 24’e kadar uzatılabilecek.
"İhraçlar 3 yıl daha sürsün" dendi
Teklifte OHAL döneminde Bakanlar Kurulu kararı ile gerçekleştirilen kamudan ihraçların 3 yıl daha sürmesi istendi. Teklife göre kamudan ihraçlar Bakanlar Kurulu lağvedildiği için bu kez bakanların onayı ile gerçekleşecek. Askerlerin ihraçlarına da Milli Savunma Bakanlığı karar verecek.
Teklifte yer alan ve OHAL dönemindeki uygulamanın devam etmesi yönünde hüküm verilen bir başka konu pasaport iptalleriyle ilgili. Teklifle kamudan ihraç edilenler ile ailelerinin pasaportlarına sınırlama konulmasına dönük OHAL uygulaması 3 yıl daha sürecek. İhraç durumunda, kamu personelinin kendisi ile eşinin pasaportu için içişleri bakanının onayı ile iptal kararı verilebilecek.
Gözaltı sürelerinde değişiklik
Türkiye’de anayasa toplu olarak işlenen suçlarda gözaltı süresini 48 saatle sınırlıyordu. OHAL döneminde toplu olarak işlenen suçlarda gözaltı süresi 30 güne çıkarıldı, daha sonra da 14 güne indirildi. AKP’nin yeni yasa teklifi ile toplu olarak işlenen suçlarda anayasadaki günlük gözaltı süresinin 4 güne çıkarılması öngörülüyor. Teklifte, sanığın "hakim tarafından dinlenmesi koşuluyla" 4 günlük gözaltı süresinin iki kez daha uzatılabileceği de belirtiliyor. Tekil suçlarda ise yine "hakim tarafından dinlenme koşuluyla" anayasadaki 2 günlük sürenin iki kez daha uzatılabileceği öngörülüyor. Teklifte gözaltı süreleri ile ilgili yeni düzenlemelerin de önümüzdeki 3 yıl boyunca geçerli olması da isteniyor.
“OHAL’in kapsamı genişletiliyor”
AKP’nin yeni yasa teklifi OHAL’in ismi kaldırılarak sürdürüleceğine dönük kimi iddiaları da beraberinde getirdi. Peki, bu iddialarda doğruluk payı var mı, teklif temel hak ve özgürlüklerin korunması açısından ne anlama geliyor?
TOBB Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden ceza hukukçusu Olgun Değirmenci DW Türkçe’nin sorularını yanıtlarken yeni yasa teklifi kadar yasalaşması durumunda bu düzenlemeleri uygulayacak kamu görevlilerinin hassasiyetinin de önemli olduğuna dikkat çekiyor. Değirmenci, “Tüm metne bakıldığında kamu görevlilerinin bu düzenlemeleri hangi duyarlıkla uygulayacakları temel hak ve özgürlüklerin korunması açısından hayati önem taşıyor” diyor.
Değirmenci’ye göre özellikle gözaltı süreleriyle ilgili getirilmek istenen yeni düzenlemelerde "anayasaya aykırılık" tercihi dikkat çekiyor. Değirmenci, “Anayasada yer alan ve bireysel suçlarda 48 saat, toplu suçlarda ise 4 gün uygulanabileceği belirtilen gözaltı sürelerinin yeni düzenlemeyle uzatılmak istendiğini, OHAL’dekine göre de kapsamının genişletilmeye çalışıldığını anlıyoruz” değerlendirmesi yapıyor. Değirmenci, anayasada bulunan ve ‘bir kimsenin yakalanması ya da tutuklanması halleri dışında özgürlüğünden yoksun bırakılamayacağı’ hükmünün “yeni düzenlemede esas alınmadığını” söylüyor. Değirmenci “Hakimlerin iki kez uzatma kararı da bu kapsamda ciddi şekilde yeniden değerlendirilmesi gerekiyor. Teklifin temel hak ve hürriyetlerin korunması açısından gözden geçirilmesinde hayati derecede önem taşıyor” değerlendirmesi yapıyor. Değirmenci “Eğer bu değerlendirme yapılmazsa ne yazık ki OHAL’in sadece ismen kaldırıldığını, daha ağır düzenlemelerin getirildiğini söyleyebiliriz” diyor.
“Bu düzenleme OHAL’i aratır”
Ankara Baro Başkanı Hakan Canduran da DW Türkçe’ye yeni yasa teklifiyle ilgili değerlendirmelerde bulunurken, Değirmenci gibi gözaltı süreleriyle ilgili düzenlemeye dikkat çekiyor. Canduran, “Ortada ciddi bir anayasa ihlali var. Eğer bu düzenleme bu haliyle mecliste yasalaşırsa Türkiye’de OHAL koşullarının arandığı bir atmosfer olur” diyor. Canduran, tıpkı gözaltı süreleriyle ilgili hüküm gibi valilerin kente giriş ve çıkışları sınırlayabileceğine ilişkin hükmün, pasaport iptalleri ile ilgili öngörülerin ‘temel hak ve özgürlüklerin korunması’ adına savunulamayacağını iddia ediyor. Canduran, “Türkiye’de yargının bağımsızlığı, özerkliği zaten tartışmalı. Vatandaşın, AKP’nin getirmek istediği yeni düzenleme çerçevesinde hukuk arama, isteme şansı da kalmıyor. Türkiye’de idari kararların tamamen mahkemeler tarafından uygulanacağı bir sürecin başlatılmak istenildiği açık” yorumu yapıyor.
Teklifle ilgili kamuoyundaki iddialarla ilgili AKP kanadından değerlendirme yapmayı sürdüren isim ise Bülent Turan. Turan, “terörle mücadelenin kararlılıkla sürmesi için” teklifi hazırladıklarını, anayasaya aykırı düzenlemeye gitmek istemediklerini dile getiriyor. Turan, getirilecek yeni düzenlemenin kalıcı olmayacağını 3 yılla sınırlı kalacağını da vurguluyor.
Teklif Persembe gunu komisyonda, Pazartesi günü de TBMM Genel Kurulu’nda görüşülecek.
Hilal Köylü / Ankara
© Deutsche Welle Türkçe