AB'de yasadışı göç korkusu
12 Kasım 2004Avrupa Birliği yeni üyelerin katılımıyla sınırlarını doğuya doğru genişletti. AB teknik, lojistik ve parasal olanakları seferber ederek sınırlarını yasadışı göçmenlere karşı korumaya çalışıyor. Aynı zamanda kalkınma yardımları, işbirliği çabaları ve Balkanlar’da olduğu gibi askeri önlemlerle göçü engellemeyi amaçlıyor. Asya’dan Avrupa’ya göçenler için hedef ya da transit geçiş ülkesi ise Almanya. Yasadışı göçmenler, genellikle ”insan kaçakçıları” aracılığıyla bir ülkeden diğerine geçmeye çalışıyor.
Ancak AB sınırlarının çok ötesinde, dünyanın çeşitli bölgelerinde savaşlar sürüp gidiyor. Çeçenistan, Gürcistan, Azerbaycan, Karabağ ve Ermenistan, Avrupa’ya en yakın konumdaki kriz odakları. Daha doğudaki eski Sovyetler Birliği Cumhuriyetleri’nden Orta Asya ülkeleri de şiddet potansiyeli içeriyor. Irak, İran ve Afganistan bu ülkelere çok yakın.
Avrupa’ya kaçmaya çalışan Kürtler ya da Çeçenler, çoğu zaman yarı yolda yakalanabiliyor. Ancak son zamanlarda göçmenlerin büyük bölümünü Güney ve Doğu Asyalılar, Çinliler ve Hintliler oluşturmaya başladı. Bu gruplar, Almanya’yı hedef ülke olarak seçmiyor, Almanya üzerinden İngiltere ya da Kuzey Amerika’ya göçmeyi amaçlıyor.
Geçiş merkezi Moskova
Avrupa Göç Araştırmaları Forumu’ndan Matthias Neske, Rusya’daki gevşek vize koşulları yüzünden Moskova’nın insan kaçakçıları için önemli bir merkez haline geldiğini belirtiyor. Neske, göçmenlerin çoğu uçakla Moskova’ya geldiğini ve karayoluyla batıya geçtiğini belirterek şunları söyledi:
”Bir etaptan diğerine, kamyonlarda gizlenerek ya da yürüyerek kaçak olarak götürülüyor. Yolculuk, şebekelerin yerel koordinatörlerince düzenleniyor. Koordinatörler, kaçak grupla aynı etnik kökenlere sahip kişiler. Yasadışı göçmenlerin geçtikleri her ülkeye giriş ve çıkışını ise sözkonusu ülkedeki yerli şebekeler sağlıyor. Yani, şimdiye dek Çinli bir insan kaçakçısı, Çinli bir grubu Oder nehrinden batıya geçirmedi. Bunu, bölgeyi tanıyan Polonyalılar yapıyor.”
Şebekeler yol gösteriyor
İnsan kaçakçılarının, gerek yasadışı göçe hedef olan ülkelerde gerekse göçmenlerin kaçtığı ülkelerde şebekelere sahip. Bu kişiler genellikle ”öncü göçmen” olarak adlandırılan, yıllar önce yabancı yardım almaksızın başka bir ülkeye yerleşmeyi başaranlar. Çoğu göçtükleri ülkelerde yasal olarak yaşıyor, çalışıyor ve kurdukları şebeke aracılığı ile yakınlarının ya da para karşılığı diğer göçmenlerin bu ülkelere girişini sağlıyor.