AB’de Prag’ın dediği oldu, anayasanın önü açıldı
30 Ekim 2009Çek Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Vaclav Klaus, Temel Haklar Sözleşmesi'nden muafiyeti II. Dünya Savaşı'nın ardından eski Çekoslavakya'dan sürülen etnik Almanların el konulan mülklerinin iadesine yönelik AB mahkemelerinde dava açılmamasını garantiye almak için öne sürmüştü.
Lizbon Anlaşması müzakerelerinde Temel Haklar Sözleşmesi'nden çalışma hukukunu etkileyeceği gerekçesiyle İngiltere ve eşcinsel evliliği meşrulaştıracağı gerekçesiyle Polonya 2007 yılında muaf tutulmuştu.
Barroso: “Engelli maraton koştuk”
AB Dönem Başkanı İsveç Başbakanı Fredrik Reinfeldt, zirvede ilk günün ardından düzenlediği basın toplantısında, ''Çek Cumhurbaşkanı ve hükümetinin talep ettiği konularda uzlaşma sağladıklarını'' belirterek, İngiltere ve Polonya örneğinde olduğu gibi Çek Cumhuriyeti'ni AB Temel Haklar Sözleşmesi'nden muaf tutmak için Lizbon Anlaşması'na yeni bir cümle ekleyeceklerini söyledi.
AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, “engelli maraton koşusunun son engelini de aştıklarını” söyledi. Barroso, “Çek Cumhuriyeti Anayasa Mahkemesi'nin de onaylaması halinde Lizbon Anlaşması'nın kısa sürede yürürlüğe gireceğini” kaydetti.
Çek Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Vaclav Klaus'un danışmanlarından Jiri Weigel, “Klaus'un uzlaşmadan tatmin olduğunu, başka koşul talep etmeyeceğini” söyledi.
Çek Başbakanı Jan Fischer ''çok iyi bir sonuç elde ettiklerini'' söylerken, zirveye katılmayan Cumhurbaşkanı Klaus'u sürekli bilgilendirerek nihai uzlaşma öncesinde onayını aldıklarını aktardı.
Vaclav Klaus'un kaygısı
Klaus'un, Lizbon Anlaşması'nı imzalamak için beklediği Anayasa Mahkemesi görüşünün en erken 3 Kasımda olumlu yönde çıkacağı tahmin ediliyor.
Çek Cumhurbaşkanı Vaclav Klaus, 2'nci Dünya Savaşı’ndan sonra yerlerinden edilen Almanların, Lizbon Antlaşması ile bağlayıcı hale gelecek olan Temel Haklar Şartı’na dayanarak eski mülkleri üzerinde hak iddiasında bulunabileceğini belirterek bazı ayrıcalıklar talep etmişti.
1945 yılında imzalanan Benes Sözleşmesi’ne dayanarak dönemin Çekoslovakya topraklarından 2 milyondan fazla Südet Almanı ve yüz binlerce Macar sürülmüştü. Benes Sözleşme ile sürülen Almanların Çekoslovakya'da mülk sahibi olması da yasaklanmıştı.
NH/ÇA, DW/dpa/rtr/AP/AFP