ABD'den Küba'ya üyelik engeli

Amerika Devletleri Örgütü’nün Honduras’ta başlayan zirvesinin resmi gündem maddesi bölgedeki şiddetti. Ancak Küba’nın 1962 yılında üyeliğinin askıya alınması, en çok tartışılan konu oldu.

Venezüella, Küba’ya uygulanan yaptırımın kaldırılmasını istedi. Ancak temsili demokrasinin kabulü ve korunmasını zorunlu kılan Amerika Devletleri Örgütü Sözleşmesi’ne atıfta bulunan ABD, Küba’nın yeniden üye olmasına karşı çıktı.

Yaptırımların geri çekilmesi istendi

ABD, Küba'da rejim demokratikleşmediği ve insan hakları garanti altına alınmadığı sürece, Küba’nın tekrar kabulünü reddediyor. Buna karşı çıkan pek çok Latin Amerika ve Karibik ülkesi ise 1962 yılında uygulanmaya başlanan yaptırımın geri çekilmesini istiyor.

Venezüella ve Küba’nın yanı sıra Nikaragua da bu ülkeler arasında. Nikaragua Dışişleri Bakanı Dennis Moncada, Honduras'taki zirvede şu açıklamaları yaptı:

“Nikaragua hükümetine göre, bu, Küba ve halkına uygulanan tarihi bir haksızlık. Bu düzeltilmeli ve her şey tekrar iyi bir hale getirilmeli. Küba’nın dışlanmasının, Amerika Devletleri Örgütü Sözleşmesi’ni ve uluslararası hakları zedelediğini kabul etmeliyiz. Bu, devletlerin eşitliği ve halkın kendi kaderini tayin etme hakkına yönelik kabul edilemeyecek bir adaletsizlik ve ayrımcılıktır.”

ABD sözleşmeye atıfta bulunuyor

ABD, 2001 yılında kabul edilen Amerika Devletleri Örgütü Sözleşmesi’ne atıfta bulunuyor. Sözleşmeyi imzalayanlar temsili demokrasinin kabulü ve korunması konusunda yükümlü kılınıyor.

ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Küba’nın bazı tavizler vermesini istedi. Bunun kabul görmesi için ise üçte ikilik bir çoğunluk oyuna ihtiyacı var. Ancak sadece Kanada, Kosta Rika, Kolombiya ve Peru'nun ABD'ye destek vermesi bekleniyor.

Küba – ABD ilişkileri

Öte yandan Nisan ayındaki zirvesi öncesi, ABD yönetimi Küba ile ilişkilerin iyileştirilmesi yönünde sinyal vermişti. Yeni Obama yönetimi, sürgündeki Kübalılar için seyahat özgürlüğü ve para transferi için kolaylıklar sağlama sözü verdi. Göçmenlik ve özgür iletişim konularının tartışılması yönünde öneriler de var.

Ancak Küba’nın tekrar Amerika Devletleri Örgütü’ne kabul edilmesi Obama yönetimini iç politikada zor duruma sokabileceği, ayrıca örgütün çalışmalarını da tehlikeye atabileceği belirtiliyor.

ABD’nin etkisi

Amerika Devletleri Örgütü'e ait bütçenin yüzde 60'ı ABD tarafından yönetiliyor. Başta Venezüella Devlet Başkanı Hugo Chavez olmak üzere bazı Latin Amerika liderleri ise bu durumdan şikayetçi. Chavez’e göre, örgüt emperyalist ABD ve dünya kapitalizminin çıkarlarına hizmet ediyor.

Chavez, Rio Grande’nin güneyindeki ülkelerin ABD olmadan daha iyi organize olabilecekleri kanısında.

Küba lideri de üyelik istemiyor

Küba Komünist Partisi’nin genel başkanı Fidel Castro da Amerika Devletleri Örgütü’nü “ABD’nin koloni bakanlığı“ olarak adlandırmıştı. Küba'nın yeni lideri kardeşi Raul Castro ise örgüte tekrar girişini şu sözlerle reddediyor:

“Güney Denizi, Kuzey Denizi ile birleşirse ya da bir kartal yumurtasından bir yılan çıkarsa, biz de Amerika Devletleri Örgütü’ne katılırız. ABD yönetimi olsun ya da olmasın, Amerika Devletleri Örgütü dağılmalıdır. Dağılıp dağılmaması gerektiğini görmek için sadece geçmişine bakmak yeterli.“

Michael Castritius / DW, Çeviren: Başak Sezen

Editör: Hülya Köylü