ABD İran'la arasındaki Dostluk Anlaşması'nı feshetti
3 Ekim 2018Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Washington ile İran Şahlığı döneminde imzalanmış olan 1955 tarihli Dostluk Anlaşması'ndan çekildiklerini açıkladı. Pompeo'nun duyurduğu karar, Birleşmiş Milletler (BM) Uluslararası Adalet Divanı'nın, ABD'nin Tahran'a uyguladığı yaptırımların bazılarını kaldırması gerektiğine hükmetmesinin ardından alındı. İran, mahkemeye yaptığı başvuruda 1955 yılında ABD ile imzaladığı anlaşmayı dayanak göstermişti. Uluslararası Adalet Divanı'nın İran lehinde aldığı kararın ABD açısından hukuki bağlayıcılığı bulunuyordu.
ABD Dışişleri Bakalığı'nda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Pompeo, "İranlılar (bu anlaşmayı) uzun bir zamandır yok sayıyorlar, on yıllar önce çekilmeliydik" ifadesini kullandı. ABD Dışişleri Bakanı ayrıca Uluslararası Adalet Divanı'nın kararını "değersiz" sözleriyle değerlendirirken, 1979 tarihli İran İslam Devrimi sonrası iki ülkenin arasının kötüleşmesine atıfla anlaşmadan çekilme kararının 39 yıl sonra geldiğini belirtti.
Uluslararası Adalet Divanı'nın bugünkü kararının ABD yaptırımlarını genel olarak reddetmediğini de kaydeden Pompeo, Iran'ın mahkemeyi "siyasi ve propaganda amaçlarıyla istismar ettiğini" öne sürdü.
Dışişleri Bakanı ek olarak, "İran'ın terör geçmişi, balistik füze faaliyetleri ve diğer kötü davranışları göz önünde bulundurulduğunda, bu anlaşma ile ortaya attığı iddialar saçmalık" diye konuştu.
İran'dan yanıt
ABD'nin anlaşmadan çekildiğini duyurmasının ardından İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif konuyla ilgili bir açıklama yaptı.
Twitter üzerinden bir mesaj yayımlayan Zarif, "Uluslararası Adalet Divanı'nın, ABD'nin İran halkına yaptırım uygulayarak aramızdaki mevcut bir anlaşmayı ihlal etmesine son vermesini emretmesinin ardından ABD de söz konusu anlaşmadan çekildi. Kanun tanımaz rejim" ifadesini kullandı.
Uluslararası Adalet Divanı'nın kararı
Hollanda'nın Lahey kentinde bulunan ve iki devletin de üyesi olduğu BM Uluslararası Adalet Divanı, bugün erken saatlerde ABD'nin İran'a uyguladığı yaptırımların bir kısmının kaldırılması gerektiğine hükmetmiş ve böylelikle Washington'ın Tahran'a yönelik yaptırımlarının askıya alınmasıyla ilgili İran'ın tedbir talebini kabul etmişti.
İran'ın ABD yaptırımlarına yönelik Uluslararası Adalet Divanı'nda açtığı davada ön karar açıklayan hâkim Abdülkavi Ahmet Yusuf, mahkemenin oybirliğiyle ABD'nin İran'a "ilaç ve tıbbi malzeme, gıda ve tarımsal ürünler ile uçak parçaları” ithal edilmesinin önündeki bütün engelleri kaldırması yönünde karar aldığını açıklamıştı.
Mahkeme, "insani ihtiyaçlar için gerekli olan ürünlere” yaptırım uygulanmasının "İran bölgesinde yaşayan bireylerin hayat ve sağlıklarına ciddi zararlı etkileri" olabileceğine dikkat çekmişti. ABD'nin uçak yedek parçalarının İran’a satılmaması yönündeki yaptırımının da "İran'da sivil havacılık ile onu kullanan insanların güvenliğini tehlikeye atma riskini" taşıdığı belirtilmişti.
Uluslararası Adalet Divanı'nın kararları üye devletler için bağlayıcı ve bu kararlara karşı temyiz başvurusu yapılamıyor. Ancak mahkemenin kararlarını zorla uygulatma gücü bulunmuyor.
Dostuk Anlaşması'nda neler var?
İkinci Dünya Savaşı sonrası Sovyetler Birliği'ne karşı "çevreleme" politikası izleyen ABD'nin bölge devletleriyle yaptığı bir dizi paktın bir parçası olan Dostluk Anlaşması, o dönemki İran Şahlığı ve ABD arasında "sürekli barış ve samimi bir dostluk" olmasını öngörüyordu.
İran'da 1979 yılında yaşanan İslam Devrimi sonrasında iki devlet arasında 444 gün süren ve 50'den fazla ABD diplomatik personeli ve ailelerinin alıkonduğu İran Rehine Krizi de dâhil olmak üzere derin diplomatik krizler yaşansa da, taraflar anlaşmadan bugüne kadar çekilmek için herhangi bir adım atmamıştı.
Bolton: Tüm anlaşmaları gözden geçiriyoruz
Pompeo'nun duyurusundan sonra bir açıklama da ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton'dan geldi.
Bugün yaşanan gelişmeler uyarınca İran'ı, Uluslararası Adalet Divanı'nı "istismar" etmekle suçlayan Bolton, ülkesinin taraf olduğu tüm benzer anlaşmaların gözden geçirildiğini açıkladı.
Bolton, "ABD'yi, Uluslararası Adalet Divanı'nın anlaşmazlık çözümü mekanizmalarında bağlayıcılığı olan yargı kararlarıyla karşı karşıya getirebilecek tüm uluslararası anlaşmaları gözden geçirmeye başlayacağız" ifadesini kullandı.
Ulusal Güvenlik Danışmanı, bu doğrultuda 1961 tarihli ve devletler arası diplomatik ilişkileri düzenleyen Viyana Konvansiyonu'nun, anlaşmazlıkların Uluslararası Adalet Divanı'na taşınmasına olanak sağlayan "Ek Protokol" bölümünden de çekildiklerini ilan etti.
Bolton, bu kararın da ABD'nin İsrail Büyükelçiliği'ni Tel Aviv'den Kudüs'e taşıması sonrası Filistin'in ABD'ye dava açması sonrası alındığının ve asıl anlaşma olan Viyana Konvansiyonu'nda imzacı olmaya devam edeceklerinin altını çizdi.
DW,AFP,AP,rtr/ÇÖ,CÖ
© Deutsche Welle Türkçe